Bizimle iletişime geçin

İşçi Hareketi

Sendikayı tanımayan Uğur Tekstil patronu fabrikayı kapattı

Yayınlandı

on

2 SITE IHK Kopyasi 3

Urfa’da DİSK Tekstil’in bir süre önce yetki aldığı, 300 işçinin çalıştığı Uğur Tekstil’de sendika ile sözleşme yapmaya yanaşmayan patron, bütün işçileri Kod-18 (İşin sona ermesi) ile işten atarak fabrikayı kapattı.

Açıklama yapan sendika ve işçiler, “Bu fabrikaya üretim yaptıran uluslararası markalara, taraf oldukları uluslararası sözleşmeleri ve işçi haklarını ayaklar altına alan ve büyük bir işçi kıyımına imza atan Uğur Tekstil işverenini derhal uyararak bu tutumundan vazgeçmesini sağlamaya, aksi takdirde gerekli yaptırımları uygulamaya çağırıyoruz” dedi.

“MEVSİMLİK İŞÇİ DEĞİLİZ”

Konuyla ilgili yazılı açıklama yapan DİSK Tekstil ve sendika üyesi Uğur Tekstil işçileri, “Bugün itibarıyla Uğur Tekstil’de çalışan bütün üyelerimize SGK’den gönderilen SMS mesajlarıyla işlerine son verildiği bilgisi gelmiştir. İşçiler, Kod-18 ile, yani belirli süreli sözleşmeyle ve mevsimlik çalışılan işlerde işin sona ermesi durumunda uygulanan maddeden atılmışlar. Oysa bu fabrikada çalışan işçiler mevsimlik veya belirli süreli sözleşmeyle çalışan işçiler değildir” denildi.

“SENDİKA TASFİYE EDİLMEK İSTENİYOR”

Açıklamada, fabrikada örgütlenme çalışmaları başladığı günden beri işverenin baskı, tehdit, mobbing, istifaya zorlama vb. her yöntemi denediği vurgulanarak “Uğur Tekstil işvereni şimdi de fabrikayı kapattığını söyleyerek bütün işçileri toplu şekilde ve yasa dışı bir yöntemle işten atarak bu yolla sendikayı işyerinden tasfiye etmek istemektedir” diye belirtildi.

Uğur Tekstil işvereni ve müdürlerinin, sendikanın yetki almasından bu yana işçilere sürekli “Sendikayı asla kabul etmeyeceğiz, eğer sendikadan istifa etmezseniz fabrikayı kapatacağız” şeklinde tehditlerde bulunduğu aktarıldı.

“MARKALAR İÇİN YASA DIŞI FASON ÜRETİM YAPILACAK”

Açıklamada işverenin bir süre fabrikayı kapalı tutup kapandı görüntüsü vereceği ve bu süre zarfında markalara yasa dışı şekilde fason üretim yapacağı öne sürülerek, “Böylece fabrikadaki sendikalı işçileri ve sendikal örgütlenmeyi tasfiye etmek istemektedir” denildi.

YAPTIRIM ÇAĞRISI

Fabrikadaki bütün üyeleriyle birlikte bu işçi kıyımına ve sendika düşmanlığına karşı sonuna kadar direneceklerini vurgulayan sendika, açıklamasını şu çağrıyla sonlandırdı:

“Bu fabrikaya üretim yaptıran uluslararası markalara, taraf oldukları uluslararası sözleşmeleri ve işçi haklarını ayaklar altına alan ve büyük bir işçi kıyımına imza atan Uğur Tekstil işverenini derhal uyararak bu tutumundan vazgeçmesini sağlamaya, aksi takdirde gerekli yaptırımları uygulamaya çağırıyoruz.” (Urfa/EVRENSEL)

İşçi Hareketi

Patronların düzeninde işsizlik çözülmez: Her iş yerinde birlik, her iş yerinde sendika!

Yayınlandı

on

mess gebze

1. TÜİK’in son açıkladığı verilere göre yıllık işsizlik ayda %0,2 puan artarak %9,1 oldu. Bu oran nüfusumuzun 8 milyon 298’ine denk geliyor. Ancak ülkemizde açıklanan tek işsizlik verisi bu değil. DİSK-AR’ın bu verilere dayanarak yaptığı “geniş tanımlı işsizlik” hesaplaması da var. Bu hesaplamaya göre ise geniş tanımlı işsizlik oranı yıllık %26,5 ediyor. Bu kategori de hesaplamaya dahil edilince ülkemizdeki işsiz sayısı 10 milyon 453 bin kişi ediyor.

2. Ülkenin her yerindeki emekçilerin çalışma hayatına katılımına yönelik veriler neden böyle farklı farklı? Çünkü devletin kurumu olan TÜİK’i yönetenler, “iş bulma ümidini kesmiş olan” milyonlarca kişilik nüfusu bu hesaplamaya dahil etmiyor. Patronların çıkarlarına hizmet eden TÜİK’e göre ülkemizde bir insanın “işsiz” olarak sayılabilmesi için dahi “iş bulma umudunu kaybetmemiş” olması isteniyor.

3. Patronların “iş bulma umudu”ndan kast ettiği şey açık. İşsizlikle terbiye edilmiş, hakları için örgütlenmeyen bir işçi sınıfı istiyorlar. Toplumun bir kesimi sürekli işsiz kalmalı ki, işi olan işçileri patronlar hizaya getirebilsin. Patronlar istiyorlar ki, işçi uzun çalışma saatlerine alışsın. Sevdiklerine ve kendine biraz zaman ayırabildiğine şükretsin. İşini kaybetmekten korksun ki açlık sınırındaki ücretlere tamah etsin. Bu işçilerin emeğiyle ise büyük şirketler kar etsin.

4. Patron sınıfı, işçilerin çalıştıkları iş yerlerinin sahipleri. İşçilerin ürettikleri çok fazla miktardaki değere el koyarak zenginliklerini elde ediyorlar. Bu değerden işçilere çok küçük bir pay kalıyor. Onlar için en önemli şey en asgari miktarda işçi çalıştırıp, en asgari maaşları verip en azami karları elde etmek. Toplumun refahına katkıda bulunmak için değil, ancak sadece kendi karlarını korumak için milyonlarca insandan oluşan bir işsizler ordusuna ihtiyaçları var. Kapitalist düzen, böyle işliyor işte.

5. Son yıllarda tüm patronlar, bu işsizler ordusunu adeta güvence altına almak için durmaksızın çalışıyor. Tüm ülkeden sendikalaştıkları için işten çıkarılan, sarı sendikadan ayrıldığı için toplu halde işten atılan, sendikasızlıkla birlikte açlık ücretleri dayatılan işçilerin haberlerini alıyoruz. Yüksek enflasyonda alım gücümüzün düşmesini, işçi konfederasyonlarının satılmışlığını fırsat bilen patronlar krizden maksimum kar elde etmek istiyorlar.

6. Patron sınıfının bu saldırganlığına, milyonların işsizlikle burun buruna bırakılmasına karşı emekçilerin tek bir panzehiri var: O da örgütlenmek. Her fabrikada, her atölyede, her iş yerinde birlik kurmak. Sendikalaşmak, sendikal hakları için her türlü imkanı kullanarak mücadele etmek. Tıpkı bu seneki metal TİS’indeki gibi işçi sınıfı, ancak birliğini koruyarak ve örgütlülüğüne güvenerek somut kazanımlar elde edebilir. 

Continue Reading

İşçi Hareketi

Özçelik-İş Eti Alüminyum patronuyla anlaştı, direniş sona erdi

Yayınlandı

on

aluminm

Eti Alüminyum patronlarının %55’lik zam dayatmasını kabul etmeyen işçiler “%100 zam!” diyerek iş yavaşlatma eylemine başlamıştı.

İşçiler, sefalet dayatan patronların yanı sıra, ücret mücadelesinde yanlarında olmayan yetkili Özçelik-İş sendikası yönetimini de protesto etti. İşçiler, sarı sendikaya yönelik öfkesini Seydişehir’deki Özçelik-İş şubesi önüne de taşıdı.

İş yavaşlatma eylemi yapan işçiler, “açlık sınırında değil insanca geçinecek ücret” diyerek vardiyalar halinde direniş nöbetini sürdürdü.

SARI SENDİKA 1000 LİRA ARTIŞA “EVET” DEDİ

Ancak sarı Özçelik-İş sendikası yöneticileri, patronla masaya oturarak işçileri sattı. Sendika bürokratlarının patronlarla yaptığı görüşme sonucunda işçilere şu mesaj gitti:

Yaptığımız girişimler sonucunda 01.01.2024 tarihinden geçerli olmak üzere ücretlerinizde yüzde 62 oranında artış yapılması konusunda mutabakat sağlanmıştır. Protokole yönelik detaylı bilgiyi Şube Başkanı ve yöneticilerimiz sizlere aktaracaktır”

%100 zam için günler boyu direnişini sürdüren işçiler, anlaşmadan memnun değil. 

Continue Reading

Açıklama

Mağaza Market-Sen: Düşük Ücret Dayatmasına, Uzun Çalışmaya, Mobbinge Son Vermek İçin Her Markete Sendika

Yayınlandı

on

images 13

Mağaza Market-Sen’in “Düşük Ücret Dayatmasına, Uzun Çalışmaya, Mobbinge Son Vermek İçin Her Markete Sendika!” başlıklı açıklaması sosyal medya hesaplarından paylaşıldı.

 

Açıklama şu şekilde:

 

“İşçilerin omuzlarında ekonomik krizin yükü artmaya devam ediyor. Asgari ücrete yapılan zammın ardından yeni yılda yeni zamlarda yağmur gibi geldi.

 

Market patronları yurdun dört bir yanına mağaza açmaya devam ediyor. Marketler büyürken, işçilerin ücretleri daha da düşüyor, hakları daha da tırpanlanıyor. A101, ŞOK, BİM, HAKMAR, HAPPPY CENTER… ve daha fazlası. Tüm cirolarını market işçilerinin fazla mesailerinden ve gasp ettikleri haklarından elde ediyor.

 

Bu gidişata dur demek için İstanbul başta olmak üzere, birçok yerde HER MARKETE SENDİKA diyoruz. Haklarımız var, sendikamız var. Yalnız değiliz. Patronların ağalık ve kölelik düzenine birlik olarak son verebiliriz.

 

Sen de şimdi Mağaza Market-Sen’e üye ol!


Haklarımızı patronlardan hep birlikte alalım!”

 

Continue Reading

Trending