Bizimle iletişime geçin

İşçi Hareketi

Metro A.Ş.’den toplu iş sözleşme görüşmeleri hakkında açıklama

Yayınlandı

on

2 SITE IHK Kopyasi 1

İzmir Büyükşehir Belediyesi Metro A.Ş., Türk-İş’e bağlı Demiryol-İş sendikasıyla yürütülen toplu iş sözleşmesi görüşmeleri sürecine ilişkin açıklama yaptı. Açıklamasında görüşmelerde iyi niyetli adımlar attığını ve iyileştirmeler sağladığını savunan Metro A.Ş., sendikanın kendi sunduğu taslak dışında hiçbir teklife açık olmadığını belirterek görüşmeyi sona erdirdiğini söyledi.

Açıklamada, sendikanın taslağını yeniden gözden geçirip görüşmeleri sürdürme talebinde bulunması halinde Metro A.Ş.’nin müzakereye açık olduğu da belirtildi.

KABUL EDİLEN ÖNERİLER

Toplam 69 maddelik taslağın 60 maddesinde anlaşma sağlandığı, kalan 9 madde üzerinde mutabakat sağlanamadığı ifade edilen açıklamada, kabul edilen iyileştirmeler şöyle aktarıldı:

  • Aylık 57 TL olan yakacak yardımı birinci yıl 200 TL/ay, ikinci yıl 270 TL/ay,
  • %70 olan fazla çalışma ücreti %75,
  • %15 olan gece zammı sözleşmenin ilk yılında %20, ikinci yılında %30,
  • 1+2 yevmiye olan ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışma ücreti 1+3 yevmiye,
  • Daha önce olmayan birleştirilmiş sosyal yardım, birinci yıl 200 TL/ay, ikinci yıl 300 TL/ay,
  • 254 TL olan evlenme yardımı 800 TL,
  • 158 TL olan doğum yardımı 550 TL,
  • 1150 TL olan afet yardımı 2000 TL,
  • 223 TL olan izin yardımı 600 TL

KABUL EDİLMEYEN ÖNERİLER

Sendika tarafından kabul edilmeyen öneriler ise şöyle:

  • İlkokulda okuyan her çocuk için 215 TL olan öğrenim yardımı 1400 TL/yıl,
  • Ortaokulda okuyan her çocuk için 215 TL olan öğrenim yardımı 1550 TL/yıl,
  • Lisede okuyan her çocuk için 430 TL olan öğrenim yardımı 1800 TL/yıl,
  • Yükseköğretim gören her çocuk için 645 TL olan öğrenim yardımı 2500 TL/yıl,
  • 71 TL olan iş riski primi 130 TL/ay,
  • 110 TL olan iş riski primi 180 TL/ay,
  • 137 TL olan iş riski primi 230 TL/ay
  • Günlük ücretlere seyyanen 30 TL artış

Açıklamada sendikanın taslaktaki taleplerde ısrarcı olduğu ve başka bir teklifin ciddiye alınmayacağını belirterek masadan kalktığı söylendi.

“Sunduğumuz tekliflere göre 1 Ağustos 2021 itibariyle evli ve bir çocuklu metro sürücüsünün alacağı en düşük aylık ücret; ikramiye, yol, yemek, eğitim yardımları ve mesailer hariç 5 bin 34 TL, ikramiye dahil 6 bin 150 TL’dir” ifadelerine yer verilen açıklamada, zam oranının ortalama yüzde 31,9 olduğu savunuldu.

En alt maaş gurubunda bu oranın yüzde 37,7 olduğu, giydirilmiş ücretlere göre artış oranının da yüzde 43,1’e kadar çıktığı savunulan açıklamada, “Aynı sendika ile İZBAN A.Ş.’de yaklaşık 6 ay önce yapılan toplu sözleşmede yüzde 25,1 artış oranını kabul etti. İzmir Metro A.Ş.’nin önerdiği teklife göre İZBAN A.Ş.’deki en alt gurup çalışana göre metro çalışanı yüzde 19,3 daha fazla ücret alacaktır. Sendikanın taslağını yeniden gözden geçirip görüşmeleri sürdürme talebinde bulunması halinde müzakereye açık olduğumuzu da belirtmek istiyoruz” denildi.

SENDİKADAN AÇIKLAMA: MASAYI BİZİM DAĞITTIĞIMIZ GERÇEK DEĞİL

Metro A.Ş.’nin yaptığı açıklamaya dair Evrensel’e konuşan Demiryol-İş Sendikası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Güler, “Metro A.Ş. yaptığı açıklamada sendikanın masayı dağıttığını söyledi ama bu gerçek değil. Yaklaşık 7 saat süren bir toplantı gerçekleştirdik. İşverenin revize ettiği teklifleri değerlendirdik. Tunç Soyer göreve geldiği zaman ‘Eşit işe, eşit ücret’ demişti, bu söylem doğrultusunda biz de işverene kendi taslağımız üzerinden teklifte bulunduk” dedi.

“TABAN ÜCRETİ VE İŞ RİSKİNDE ANLAŞAMADIK”

Metro A.Ş.’nin açıklamasında yer alan yakacak, sosyal yardım, fazla mesai gibi maddelerde zaten anlaşma sağlandığını aktaran Güler, “Anlaşılmayan iki kalem var. Biri iş riski, diğeri de taban ücrete gelecek yevmiye zammı” dedi.

Reklam

Ahmet Güler, şöyle devam etti:

“Biz yevmiye olarak 50 lira teklif ettik, onlarda bize ilk 6 ay 25 lira, ikinci 6 ay ise 5 lira, toplam bir yıl içerisinde 30 lira yükselecek bir teklifte bulundular.

İş riskinde ise metroyu kullanan sürücü arkadaşlarımızın belediye şirketinde otobüs şoförlüğü yapan bir emekçi arkadaşımızdan daha düşük hatta 10’da 1’i seviyesinde bir iş riski almasını biz istemedik. Otobüsleri kullanan şoför arkadaşlarımızın aldığı riske yakın bir talebimiz oldu. İZELMAN’da çalışan bir şoför arkadaşımız yaklaşık ortalama 1100 lira iş riski almakta. Metrodaki tren sürücüsünün şu an aldığı iş riski 110 lira, işverenin teklifi 180 lira, biz ise 800 lira talep ediyoruz.

Diğer şirketlerle aradaki farkın azalmasını istiyoruz ki daha sonraki sözleşmelerde eşitlik sağlanabilsin.” (İzmir/EVRENSEL)

İşçi Hareketi

Patronların düzeninde işsizlik çözülmez: Her iş yerinde birlik, her iş yerinde sendika!

Yayınlandı

on

mess gebze

1. TÜİK’in son açıkladığı verilere göre yıllık işsizlik ayda %0,2 puan artarak %9,1 oldu. Bu oran nüfusumuzun 8 milyon 298’ine denk geliyor. Ancak ülkemizde açıklanan tek işsizlik verisi bu değil. DİSK-AR’ın bu verilere dayanarak yaptığı “geniş tanımlı işsizlik” hesaplaması da var. Bu hesaplamaya göre ise geniş tanımlı işsizlik oranı yıllık %26,5 ediyor. Bu kategori de hesaplamaya dahil edilince ülkemizdeki işsiz sayısı 10 milyon 453 bin kişi ediyor.

2. Ülkenin her yerindeki emekçilerin çalışma hayatına katılımına yönelik veriler neden böyle farklı farklı? Çünkü devletin kurumu olan TÜİK’i yönetenler, “iş bulma ümidini kesmiş olan” milyonlarca kişilik nüfusu bu hesaplamaya dahil etmiyor. Patronların çıkarlarına hizmet eden TÜİK’e göre ülkemizde bir insanın “işsiz” olarak sayılabilmesi için dahi “iş bulma umudunu kaybetmemiş” olması isteniyor.

3. Patronların “iş bulma umudu”ndan kast ettiği şey açık. İşsizlikle terbiye edilmiş, hakları için örgütlenmeyen bir işçi sınıfı istiyorlar. Toplumun bir kesimi sürekli işsiz kalmalı ki, işi olan işçileri patronlar hizaya getirebilsin. Patronlar istiyorlar ki, işçi uzun çalışma saatlerine alışsın. Sevdiklerine ve kendine biraz zaman ayırabildiğine şükretsin. İşini kaybetmekten korksun ki açlık sınırındaki ücretlere tamah etsin. Bu işçilerin emeğiyle ise büyük şirketler kar etsin.

4. Patron sınıfı, işçilerin çalıştıkları iş yerlerinin sahipleri. İşçilerin ürettikleri çok fazla miktardaki değere el koyarak zenginliklerini elde ediyorlar. Bu değerden işçilere çok küçük bir pay kalıyor. Onlar için en önemli şey en asgari miktarda işçi çalıştırıp, en asgari maaşları verip en azami karları elde etmek. Toplumun refahına katkıda bulunmak için değil, ancak sadece kendi karlarını korumak için milyonlarca insandan oluşan bir işsizler ordusuna ihtiyaçları var. Kapitalist düzen, böyle işliyor işte.

5. Son yıllarda tüm patronlar, bu işsizler ordusunu adeta güvence altına almak için durmaksızın çalışıyor. Tüm ülkeden sendikalaştıkları için işten çıkarılan, sarı sendikadan ayrıldığı için toplu halde işten atılan, sendikasızlıkla birlikte açlık ücretleri dayatılan işçilerin haberlerini alıyoruz. Yüksek enflasyonda alım gücümüzün düşmesini, işçi konfederasyonlarının satılmışlığını fırsat bilen patronlar krizden maksimum kar elde etmek istiyorlar.

6. Patron sınıfının bu saldırganlığına, milyonların işsizlikle burun buruna bırakılmasına karşı emekçilerin tek bir panzehiri var: O da örgütlenmek. Her fabrikada, her atölyede, her iş yerinde birlik kurmak. Sendikalaşmak, sendikal hakları için her türlü imkanı kullanarak mücadele etmek. Tıpkı bu seneki metal TİS’indeki gibi işçi sınıfı, ancak birliğini koruyarak ve örgütlülüğüne güvenerek somut kazanımlar elde edebilir. 

Continue Reading

İşçi Hareketi

Özçelik-İş Eti Alüminyum patronuyla anlaştı, direniş sona erdi

Yayınlandı

on

aluminm

Eti Alüminyum patronlarının %55’lik zam dayatmasını kabul etmeyen işçiler “%100 zam!” diyerek iş yavaşlatma eylemine başlamıştı.

İşçiler, sefalet dayatan patronların yanı sıra, ücret mücadelesinde yanlarında olmayan yetkili Özçelik-İş sendikası yönetimini de protesto etti. İşçiler, sarı sendikaya yönelik öfkesini Seydişehir’deki Özçelik-İş şubesi önüne de taşıdı.

İş yavaşlatma eylemi yapan işçiler, “açlık sınırında değil insanca geçinecek ücret” diyerek vardiyalar halinde direniş nöbetini sürdürdü.

SARI SENDİKA 1000 LİRA ARTIŞA “EVET” DEDİ

Ancak sarı Özçelik-İş sendikası yöneticileri, patronla masaya oturarak işçileri sattı. Sendika bürokratlarının patronlarla yaptığı görüşme sonucunda işçilere şu mesaj gitti:

Yaptığımız girişimler sonucunda 01.01.2024 tarihinden geçerli olmak üzere ücretlerinizde yüzde 62 oranında artış yapılması konusunda mutabakat sağlanmıştır. Protokole yönelik detaylı bilgiyi Şube Başkanı ve yöneticilerimiz sizlere aktaracaktır”

%100 zam için günler boyu direnişini sürdüren işçiler, anlaşmadan memnun değil. 

Continue Reading

Açıklama

Mağaza Market-Sen: Düşük Ücret Dayatmasına, Uzun Çalışmaya, Mobbinge Son Vermek İçin Her Markete Sendika

Yayınlandı

on

images 13

Mağaza Market-Sen’in “Düşük Ücret Dayatmasına, Uzun Çalışmaya, Mobbinge Son Vermek İçin Her Markete Sendika!” başlıklı açıklaması sosyal medya hesaplarından paylaşıldı.

 

Açıklama şu şekilde:

 

“İşçilerin omuzlarında ekonomik krizin yükü artmaya devam ediyor. Asgari ücrete yapılan zammın ardından yeni yılda yeni zamlarda yağmur gibi geldi.

 

Market patronları yurdun dört bir yanına mağaza açmaya devam ediyor. Marketler büyürken, işçilerin ücretleri daha da düşüyor, hakları daha da tırpanlanıyor. A101, ŞOK, BİM, HAKMAR, HAPPPY CENTER… ve daha fazlası. Tüm cirolarını market işçilerinin fazla mesailerinden ve gasp ettikleri haklarından elde ediyor.

 

Bu gidişata dur demek için İstanbul başta olmak üzere, birçok yerde HER MARKETE SENDİKA diyoruz. Haklarımız var, sendikamız var. Yalnız değiliz. Patronların ağalık ve kölelik düzenine birlik olarak son verebiliriz.

 

Sen de şimdi Mağaza Market-Sen’e üye ol!


Haklarımızı patronlardan hep birlikte alalım!”

 

Continue Reading

Trending