İşçi Hareketi
Tophane’de Çalışma Bakanlığı Bölge Müdürlüğü Önünde “İnsanca yaşama yeten asgari ücret” eylemi
“Sömürü, rant, talan, savaş düzenine karşı birleşelim! İnsanca yaşamaya yeten vergiden muaf asgari ücret için mücadeleye” şiarı ile mücadele çağrılarını ortak faaliyetlerle yürüten kurumlar İstanbul’da eylem gerçekleştirdi.
Tophane’de bulunan Çalışma Bakanlığı Bölge Müdürlüğü önünde yapılan eylemde insanca çalışmaya yetecek vergiden muaf asgari ücret talebi bir kez daha haykırıldı. Bileşen adına yapılan açıklamada asgari ücret görüşmelerinin işçi-emekçiler için müsamereden farksız toplantılar dizisi olduğu vurgulanarak şu ifadelere yer verildi:
Asgari yaşamaya mecbur bıraktığınız milyonlardan korkun!Sömürü, rant, talan, savaş düzenine karşı birleşeceğiz 💪Asgari değil insanca bir yaşam için mücadeleyi büyütmeye devam edeceğiz 👊 @AsgariDegil pic.twitter.com/kflk7zEceO— İşçi Hareketi Koordinasyonu (@iscihareketiorg) December 2, 2021
“ ‘Rakam söylemek kolay, rakam vermemek bizim en büyük pazarlık gücümüz’ diyor bir mafya gibi binlerce işçinin alınterine çöken Türk-İş bürokratı Ergün Atalay.
Biz verelim rakamları;
Biz bu açıklamayı dün yazdık. Hesaplarımız dünü baz alıyor. Bu saatlerde bizlerin cebine giren biraz daha azalmış, soframızdaki ekmeğimiz biraz daha ufalmış olabilir. Asgari ücret bugün 5410 TL olsa, geçen seneye göre hiçbir zam yapılmamış oluyor. Bu sadece dolar karşısındaki erimedir, enflasyon bunun içinde değildir.
Biz verelim rakamları;
Hızınıza yetişip Kasım ayını dâhil edemedik. Ancak sadece Ekim ayında;
Doğalgaza yüzde 17
Elektriğe yüzde 15
Ekmeğe yüzde 25
Çiğ süte yüzde 46.8 zam geldi. Onlarca ürünlük liste çıkartmak mümkün ve üstelik bunlar yıllık artışları değildir bile.
Her asgari ücret zammı zamanı bize çay-simit hesabı yapanlar duysun; İstanbul’da 100 gr simit dün 3.5 TL oldu. 4 kişilik bir aile çay şöyle dursun, 3 öğün simit yese asgari ücretin yüzde 40’ından fazlasını simite veriyor.”
Asgari ücretin taban ücret olması gerekirken kayıtlı çalışanların en az yüzde 54’ünün asgari ücret aldığı belirtilen açıklamada şunlar vurgulandı:
“Asgari ücretten alınan vergi sıralamasında ilk 10 ülke arasındayız. Avrupa’da asgari ücretin en düşük olduğu iki ülkeden biriyiz. Son 10 yılda en fazla azalan asgari ücret bizimki”
Çalışma ve Sosyal Hizmet Bakanlığı’nın yaptırdığı ankete de değinen açıklamada şu denildi: “Anket yaptırmış efendiler. Utanmadan, yüzümüze baka baka işçiler ‘3.750-4.000’ lira istiyor diyorlar. Utanmadan güya işçi temsilcisi olanı ekliyor ‘3.850’ lira”Açıklama şu şekilde devam etti:
“Buradan açık çağrımızdır!Bu aşağılık kan emiciler, bu sermaye bekçileri, bu asalaklar bir sabah metrobüs duraklarına bizimle beraber gelsinler ve bağırsınlar “bize 3.750 yeter değil mi işçi kardeşlerimiz, daha fazlasını istememeliyiz değil mi?”.Hadi dayak demeyelim ancak öfkeyle karşılanmadıkları her dakika için asgari ücret için yüzde 10 indirim isteyeceğiz.Buradan seslenelim, işte bizler o öfkeli ama yer yer sokaklara taşsa da şimdilik büyük çoğunluğu izlemede olan milyonları örgütleyeceğiz.
Bugün bizlere bizim ürettiğimiz zenginliğin üzerinden bakıyorsunuz. Bugün bizlere fabrikasında kölece çalıştırıldığımız televizyonlardan sesleniyorsunuz. Bugün bizlerin karşısına mutfağında, tarlasında bizim çalıştığımız ama yiyemediğimiz yemeklerle dolu midenizle çıkıyorsunuz.”
“Fabrika fabrika, mahalle mahalle, sokak sokak, şantiye şantiye işçi-emekçilerin sesine ses katmaya, onları taleplerimiz etrafında örgütlemeye devam edeceğiz” denilen açıklamada talepler şu şekilde sıralandı:“
-İnsanca yaşamaya yetecek asgari ücret ve güvenceli çalışma istiyoruz!
-Asgari ücretten dolaylı, dolaysız tüm vergiler kaldırılsın!
-Herkese iş ve gelir güvencesi sağlansın!
-Asgari ücret görüşmeleri halka açık yürütülsün!
-Düşük ücret yüksek vergi politikasından vazgeçilsin ve vergiler sermayedarlar için artırılsın. Karlarına kar katanlar krizin faturasını ödesin!”
“Asgari değil insanca yaşam”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz” “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek” sloganlarının sık sık atıldığı eylem 18 Aralık Cumartesi günü 17.00’da Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda yapılacak işçi emekçi buluşmasının çağrısı ile sona erdi.
Açıklama
PATRONLAR YÜZDE 200 BÜYÜYORSA ASGARİ ÜCRET 50 BİN TL OLMALI
Asgari ücret tespit komisyonu toplantılarını sürdürüyor, ancak henüz somut bir rakam ortaya konmuş değil. Herkes “ha çıktı, ha çıkacak” diyerek beklerken, hiçbir tarafın ağzından net bir rakam telaffuz edilemiyordu. Türk-İş rakamı kamuoyu baskısına dayanamayarak açıkladı. Partilerin, ücret üzerine tartışmalar yürüten ekonomistlerin baskısı sonucu toplantılar bitmeden kendi düşündükleri rakamı açıklamış oldular. Türk-İş Başkanı Ergün Atalay, tespit komisyonundaki tüm taraflara 29.583 TL’ye tamam derseler imzayı atarız dedi. Hükümet ise yurtdışında yabancı yatırımcıların, yurt içinde ise kriz döneminde büyüyerek yüzde 200, yüzde 400’lere kadar kar eden patronların beklentilerine uygun bir asgari ücret belirleme niyetinde.
Hükümet, Şimşek’in Orta Vadeli Ekonomi Programı’nı (OVP) uygulayarak, yüzde 400 oranında büyüyen bankaları ve emeğimiz üzerinden milyar dolarlık cirolar yapan sermaye gruplarını daha da zenginleştirecek bir ekonomik modeli inşa etmeye çalışıyor. Bu düzen, sendikaların grev haklarının ve örgütlenmesinin engellendiği, emekçilerin ise örgütsüz ve yalnız bırakılarak sefalet ücretine mahkum edildiği bir tabloyu hedefliyor.
Milyonlarca emekçi, bu koşullarda daha da yoksullaşırken, büyük sermaye grupları servetlerine servet katmaya devam edecek. Bu nedenle, emekçilerin örgütlenmesi, her işyerinde birliğini güçlendirmesi ve mücadele etmesi artık bir zorunluluk haline gelmiştir.
Ne demişti Sabancılar: “Seçimsiz dönem bir fırsat. OVP uygulanmaya devam etsin”
Türkiye’de enflasyon oranları, asgari ücret artışını belirleyen temel faktörlerden biri olarak konuşuldu. Bakanlar ve patron sözcüleri bunu hep bu şekilde dillendirdi. 2024 yılı TÜFE enflasyonunun %46 olduğu ve 2025 yılı için beklenen enflasyonun %21 civarında olduğu göz önüne alındığında, asgari ücretin en azından bu enflasyon oranlarına paralel bir artış göstermesi tüm taraflar için daha uygun olurmuş. Hedeflenen enflasyona göre zam artışı bunu temsil eden görüşlerden biriydi. Kredi derecelendirme kuruluşları, asgari ücret artışının %30’u geçmemesini de öneriyor. Alın size rakamlar.
Patronlar, rekabet gücünü korumak, maliyetleri kontrol altında tutmak ve karlarını maksimize etmek adına pazarlık masasına baskısını kuruyor. Asgari ücreti belirleyen komisyonda işçi, işveren ve hükümet temsilcileri, komisyonun emekçileri memnun edecek bir asgari ücret belirlemesi için ekonomik veriler, enflasyon oranları ve yaşam standartlarını göz önünde bulundurması gerekiyor. Ancak, komisyonun yapısının bu şekilde olmadığını masadaki görüşmelerin sonucundan görüyoruz. Türk-İş işçileri temsilen orada. Ama patronların ne diyeceğine bakıyor.
Asgari ücret artışı, sadece asgari ücretle çalışanları değil, genel ücret yapısını ve ekonomik dengeleri de etkileyecektir. Asgari ücret tartışmaları, ekonomik koşullar, enflasyon, işçi ve işveren beklentileri, komisyon çalışmaları ve sosyal etkiler gibi birçok faktörün birleşimiyle şekilleniyor şu an.
Enflasyonun Gerçek Yüzü
Emekçiler enflasyonun gerçek yüzünü hep gördü. Emekliler 12.500 TL gibi bir ücretle geçinmeye zorlandı. Asgari ücretliler bir kira ödemeye kadar düşen bir ücretle yaşamayı öğrendi. Bir kira şimdi 20.000 TL’ den fazla. Yeni asgari ücretle emekçiler sadece bir kira ödemeye mahkum edilmek isteniyor. Mehmet Şimşek, meclisteki bütçe görüşmelerinde yaptığı konuşmada emekli aylıklarına ve asgari ücrete yaptığı zamları açıkladı durdu. Fakat başka bir veriyi biz sizinle paylaşalım:
“Son 5 yılda asgari ücret yüzde 741 artmasına rağmen, yoksulluk sınırı yüzde 975 yükseldi. DİSK-AR’ın raporuna göre, 2024’te asgari ücretlinin alım gücündeki kayıp 54.712 TL’ye ulaştı. Türkiye’de çalışanların büyük çoğunluğu asgari ücretin yüzde 20 fazlası veya altında gelirle yaşamını sürdürüyor.” [DİSK-AR’ın raporu]
A101, ŞOK, BİM, Happy Center Milyar Dolar Kazandı
Temmuz Ayında Ücretlere Sadece %10 Zam Yaptı
- A101, 2020’deki son veriye göre 4 Milyar 536 milyon dolar gelire sahip. Bu listelere giren şirketlerin minimum geliri 4 Milyar dolar. A101 o günden sonra hala bir kar ve büyüme rakamı açıklamış değil. A101 işçileri, pandemi ardından bu günlere kadar yüklerini hafifletecek haklardan mahrum bıraktı. 2024’te Temmuz ayında sadece %10 zam yaptı.
- ŞOK’ta çalışan personel sayısı 2024 yılının ilk çeyreğinde yaklaşık 47 bin oldu. Yılın ilk üç ayında yeni açılışlarla mağaza sayısını 10 bin 789’a ulaştıran ŞOK’un cirosu ise 37,2 milyar TL oldu. Temmuz ayında sadece %10 zam yaptı
- BİM 2024 yılının ilk 3 ayında 3,878 Milyon TL net kâr açıkladı. Net kâr geçen yıl aynı döneme göre 232.81% büyüdü. Bu dönemde şirket 103,768 mn TL satış geliri elde ederken satış gelirleri yıllık 17.08% artış gösterdi. Temmuz ayında sadece %10 zam yaptı.
- İstanbul merkezli 200’den fazla mağazası bulunan Happy Center’da en düşük personel ücreti asgariden veriliyor. İşçilerin en çok şikayet ettiği problemlerin başında sorumlu baskısı ve düşük ücretler geliyordu. Şenlik zamanlarında cirolarını katlayan Happy Center’da işçilere Temmuz ayında sadece %10 zam yaptı.
[Mağaza Market-Sen’in, Temmuz, Ağustos, Eylül işyeri ziyaret raporu verileri]
GSYH’da emekçilere düşen payı bu verilerle göz önüne seriyoruz. 1974’lerde yüzde 81 olan emekçinin payı şimdi yüzde 41. Nereye gitti bu pay? O yıllardan günümüze kadar sermayeye gitti. Bu kadar veriyi ve sonucu biz biliyorsak, her ay açlık, yoksulluk oranlarını açıklayan TÜRK-İŞ her halükarda biliyor. Kendi saha raporlarına sahip bu konfederasyon masada patronların yüzüne bir rakam açıklamayı tercih etmiyor ise biz rakamı söylüyoruz.
ASGARİ ÜCRET 50 BİN TL OLMALIDIR!
İşçi Hareketi
Patronların düzeninde işsizlik çözülmez: Her iş yerinde birlik, her iş yerinde sendika!
1. TÜİK’in son açıkladığı verilere göre yıllık işsizlik ayda %0,2 puan artarak %9,1 oldu. Bu oran nüfusumuzun 8 milyon 298’ine denk geliyor. Ancak ülkemizde açıklanan tek işsizlik verisi bu değil. DİSK-AR’ın bu verilere dayanarak yaptığı “geniş tanımlı işsizlik” hesaplaması da var. Bu hesaplamaya göre ise geniş tanımlı işsizlik oranı yıllık %26,5 ediyor. Bu kategori de hesaplamaya dahil edilince ülkemizdeki işsiz sayısı 10 milyon 453 bin kişi ediyor.
2. Ülkenin her yerindeki emekçilerin çalışma hayatına katılımına yönelik veriler neden böyle farklı farklı? Çünkü devletin kurumu olan TÜİK’i yönetenler, “iş bulma ümidini kesmiş olan” milyonlarca kişilik nüfusu bu hesaplamaya dahil etmiyor. Patronların çıkarlarına hizmet eden TÜİK’e göre ülkemizde bir insanın “işsiz” olarak sayılabilmesi için dahi “iş bulma umudunu kaybetmemiş” olması isteniyor.
3. Patronların “iş bulma umudu”ndan kast ettiği şey açık. İşsizlikle terbiye edilmiş, hakları için örgütlenmeyen bir işçi sınıfı istiyorlar. Toplumun bir kesimi sürekli işsiz kalmalı ki, işi olan işçileri patronlar hizaya getirebilsin. Patronlar istiyorlar ki, işçi uzun çalışma saatlerine alışsın. Sevdiklerine ve kendine biraz zaman ayırabildiğine şükretsin. İşini kaybetmekten korksun ki açlık sınırındaki ücretlere tamah etsin. Bu işçilerin emeğiyle ise büyük şirketler kar etsin.
4. Patron sınıfı, işçilerin çalıştıkları iş yerlerinin sahipleri. İşçilerin ürettikleri çok fazla miktardaki değere el koyarak zenginliklerini elde ediyorlar. Bu değerden işçilere çok küçük bir pay kalıyor. Onlar için en önemli şey en asgari miktarda işçi çalıştırıp, en asgari maaşları verip en azami karları elde etmek. Toplumun refahına katkıda bulunmak için değil, ancak sadece kendi karlarını korumak için milyonlarca insandan oluşan bir işsizler ordusuna ihtiyaçları var. Kapitalist düzen, böyle işliyor işte.
5. Son yıllarda tüm patronlar, bu işsizler ordusunu adeta güvence altına almak için durmaksızın çalışıyor. Tüm ülkeden sendikalaştıkları için işten çıkarılan, sarı sendikadan ayrıldığı için toplu halde işten atılan, sendikasızlıkla birlikte açlık ücretleri dayatılan işçilerin haberlerini alıyoruz. Yüksek enflasyonda alım gücümüzün düşmesini, işçi konfederasyonlarının satılmışlığını fırsat bilen patronlar krizden maksimum kar elde etmek istiyorlar.
6. Patron sınıfının bu saldırganlığına, milyonların işsizlikle burun buruna bırakılmasına karşı emekçilerin tek bir panzehiri var: O da örgütlenmek. Her fabrikada, her atölyede, her iş yerinde birlik kurmak. Sendikalaşmak, sendikal hakları için her türlü imkanı kullanarak mücadele etmek. Tıpkı bu seneki metal TİS’indeki gibi işçi sınıfı, ancak birliğini koruyarak ve örgütlülüğüne güvenerek somut kazanımlar elde edebilir.
İşçi Hareketi
Özçelik-İş Eti Alüminyum patronuyla anlaştı, direniş sona erdi
Eti Alüminyum patronlarının %55’lik zam dayatmasını kabul etmeyen işçiler “%100 zam!” diyerek iş yavaşlatma eylemine başlamıştı.
İşçiler, sefalet dayatan patronların yanı sıra, ücret mücadelesinde yanlarında olmayan yetkili Özçelik-İş sendikası yönetimini de protesto etti. İşçiler, sarı sendikaya yönelik öfkesini Seydişehir’deki Özçelik-İş şubesi önüne de taşıdı.
İş yavaşlatma eylemi yapan işçiler, “açlık sınırında değil insanca geçinecek ücret” diyerek vardiyalar halinde direniş nöbetini sürdürdü.
SARI SENDİKA 1000 LİRA ARTIŞA “EVET” DEDİ
Ancak sarı Özçelik-İş sendikası yöneticileri, patronla masaya oturarak işçileri sattı. Sendika bürokratlarının patronlarla yaptığı görüşme sonucunda işçilere şu mesaj gitti:
Yaptığımız girişimler sonucunda 01.01.2024 tarihinden geçerli olmak üzere ücretlerinizde yüzde 62 oranında artış yapılması konusunda mutabakat sağlanmıştır. Protokole yönelik detaylı bilgiyi Şube Başkanı ve yöneticilerimiz sizlere aktaracaktır”
%100 zam için günler boyu direnişini sürdüren işçiler, anlaşmadan memnun değil.
-
İşçi Hareketi8 yıl önce
These ’90s fashion trends are making a comeback in 2017
-
İşçinin Hakkı4 yıl önce
İşçiler sordu, sendika avukatı yanıtladı
-
Açıklama4 yıl önce
İnşaat-Sen’den Kazakistan’da mahsur kalan işçilerle ilgili açıklama
-
Açıklama3 yıl önce
HEBO’DA SENDİKALAŞAN İŞÇİLER İŞTEN ATILDI DİRENİŞ BAŞLADI
-
Açıklama3 yıl önce
Yazaki’de sendikalı olduğu için işten atılan işçi hukuki mücadelesini kazandı
-
İşçi Hareketi8 yıl önce
According to Dior Couture, this taboo fashion accessory is back
-
İşçi Hareketi7 yıl önce
The final 6 ‘Game of Thrones’ episodes might feel like a full season
-
Analiz7 ay önce
Bakan Şimşek’i Asgari Ücret İle Yaşamaya Davet Ediyoruz