İktidara yakın Yeni Şafak’ın haberine göre bu değişiklikle “asgari ücrete 2 kez yapılan zammın oluşturduğu enflasyonist etkiyi” kırmak amaçlanıyor. Sorumlular “enflasyonla mücadelenin sekteye uğramaması için” yılda tek zammın faydalı olacağını düşünüyor.
Tüm ekonomik düzenlemeleri patronlara hızlı sıcak para akışını sağlamak için yapan hükümet yetkilileri enflasyon artışının sorumlusunu da böyle belirlemiş: İşçi ücretlerine yapılan zamlar.
ÜRÜNLERE İŞÇİ SINIFI MI ZAM YAPIYOR?
Ancak gerçekler bu şekilde değil. Pandemi döneminden beri artan ekonomik kriz, patronların elde ettiği kâr oranlarını düşürüyor. Patronlar kaybettikleri kârları ürün fiyatlarını artırarak ve emeğin maliyetini düşük tutarak kurtarmanın peşinde. Bu nedenle vergiler artıyor, temel ihtiyaç maddeleri ve hizmetlerin fiyatları artarken işçi ücretleri bu fiyat artışlarına yetişemiyor.
Hükümet yetkilileri asgari ücret artışının enflasyonu artırdığını propaganda etmeye devam ediyor. Ancak enflasyonu belirleme imkânı ve bu konuda mücadele etme araçları işçi ve emekçilerin elinde değil. Ürünlere gelen zamları da onlar yapmıyor. İşçi ve emekçilerin elinde olan tek şey günden güne eriyen ücretler.
TEK YOL İŞÇİLERİN BİRLİĞİ VE ÖRGÜTLÜ MÜCADELESİ
İşçi sınıfının ürünlere zam yapıp yapmama gücü yok. Ancak kendi ücretine zam yaptırma gücü var. Bu güç yalnızca örgütlü birliğinden geliyor. Patronlar ve hükümet, bu gücü işçilerin elinden almak için var gücüyle çalışıyor. Asgari ücrete yapılan zamların tek sefere indirilmeye çalışılmasının nedeni bu.
Eğer ürün ve hizmetlere her ay zam geliyor ve bu zamlar işçi ücretlerini eritip yok ediyorsa işçi ücretlerine de o zamlar oranında her ay ücret artışı sağlanabilir. Ücretlere her ay enflasyon oranında zam için tek yol işçilerin örgütlü birliği ve örgütlü mücadelesidir.