Bizimle iletişime geçin

İşçi Hareketi

Hükümetin zam teklifine sendikalar tepki gösterdi

Yayınlandı

on

2 SITE IHK Kopyasi 6 7

Hükümet, memur ve memur emeklileri için zam teklifini açıkladı. Hükümetin sunduğu zam teklifine sendikalar tepki gösterdi. KESK, “Bu teklif pazarlık konusu dahi olamaz.” açıklamasını yaptı.

 

HÜKÜMETİN ZAM TEKLİFİ

 

Bilgin, Merkez Bankası’nın 2022 yılı için enflasyonu tek haneli bir rakama indirme hedefinin olduğunu belirterek, hükümetin zam teklifini paylaştı:

 

“2022 yılının ilk 6 ayında yüzde 5, ikinci 6 ayında yüzde 6, 2023’ün ilk ve ikinci 6 ayı için yüzde 6 artı 6 ve enflasyon farkları teklifini veriyoruz. Bu taleplere karşı verilen bir tekliftir. Bunlar müzakere edilecektir, bu müzakerelerin sonucundan da uzlaşacağımız bir oranda hem enflasyonu kontrol altına alacak bir çizgi içerisinde hem de çalışanlarımızı enflasyona karşı koruyacak bir ücret politikasında karar aşamasına geliriz.”

 

KAMU-SEN: MUTLAKA REVİZE EDİLMELİ

 

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, hükümetin memur ve memur emeklileri için sunduğu zam teklifi ile ilgili olarak, “Bu teklifin mutlaka revize edilmesini ve beklentilerimizi karşılayacak bir artışla masaya gelinmesini istiyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

 

Memur ve memur emeklilerinin maaş ve aylıklarına 2022 ve 2023 yıllarında yapılacak zammın belirleneceği 6. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, hükümet sendikalara zam teklifini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndaki toplantıyla sundu.

 

Toplantının ardından Bakanlık bahçesinde basın mensuplarına teklifi değerlendiren Kahveci, Türkiye Kamu-Sen olarak, teklifi yeterli bulmadıklarını belirterek, şöyle konuştu:

 

“Gerçekleşen enflasyon yüzde 19. Dolayısıyla yüzde 19 enflasyon varken bir sonraki yıl için yüzde 11’lik ücret artışı teklifi sunmak çok doğru ve hakkaniyetli bir yaklaşım olmasa gerek. Bu teklifin mutlaka revize edilmesini ve beklentilerimizi karşılayacak bir artışla masaya gelinmesini istiyoruz. Teklif edilen rakam, bizim tarafımızdan kabul görmeyecektir. Yakın zamanda yeni teklif gelir ve memuru, memur emeklisini memnun edecek bir toplu sözleşmeyi imzalamış oluruz.”

 

“TÜRKİYE’DEKİ ENFLASYON PARASAL BİR SORUN DEĞİL”

 

Kamu işçisinin sözleşmesinin 2021 ila 2022, memur ve memur emeklisinin sözleşmesinin ise 2022 ila 2023 yıllarını kapsadığını belirten Bilgin, şöyle konuştu:

 

“Türkiye’deki enflasyon parasal bir sorun değil, daha çok maliyet enflasyonudur, özellikle döviz kurları üzerinden yaşanan dalgalanmaların yansımalarıdır. Bu bakımdan enflasyonu ciddi bir şekilde ele almak lazım. Enflasyona karşı hem sosyal koruma kalkanı oluşturmak hem de enflasyonla mücadele stratejisine katkı yapmak gerekir. Konfederasyonlarımızın taleplerini değerlendirdiğimizde meselenin birkaç hususta düğümlendiğini görüyoruz. Bu sadece ücret artışı değildir. Bunlardan biri 3600 meselesidir. Biz de 3600 meselesinin bu sözleşme süreci içerisinde çözülmesi gerektiği görüşünü benimsiyoruz. Bu teklifi kabul ediyoruz. Bu teklifle ilgili Sayın Cumhurbaşkanımızın yaptığı açıklama var. Bu çerçevede devlet bu sorunu çözme konusunda gerekli çalışmaları yapacak, yapması gerekir. Diğer bir mesele, sözleşmeli personel meselesidir. Orada da sözleşmeli personelin haklarının yeniden düzenlenmesi, kamu personelinin haklarına sahip olunması konusunda bir teklif var. Bu teklif konusunda da benzer bir yaklaşıma sahip olduğumuzu altını çizmek isterim.”

 

KESK: TEKLİF PAZARLIK KONUSU DAHİ OLAMAZ

 

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ise hükümetin zam teklifinin “pazarlık konusu dahi olamayacağını” ifade etti.

 

KESK’ten yapılan açıklamada, “Bu teklif kabul edilemez. Gerçek enflasyonun %45’leri bulduğu bir dönemde bu teklif pazarlık konusu dahi olamaz.” denildi.

 

“Cumhur ittifakı sendikal alana teşmil edilmiştir, KESK kirli pazarlıklara alet olmayacaktır.” denilen açıklamada, “‘Ortak teklif” adı altında yapılan iktidara yönelik kamu emekçilerinin tepkilerine set çekmek, azaltmaktır” ifadeleri kullanıldı.

 

MEMUR-SEN: BEKLENTİMİZİ KARŞILAMIYOR

 

Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, hükümetin memur ve memur emeklileri için sunduğu zam teklifini yetersiz bulduklarını belirterek, “Bu teklif, yeni bir teklifi zorunlu kılıyor. Dolayısıyla hükümet hiç beklemeden yeni bir teklifi çalışmalı.” dedi.

 

Teklifi değerlendiren Yalçın, kamu işçilerinin sözleşmesindeki rakam ve oranların herkesçe bilindiğini belirterek, şöyle konuştu:

 

“Memur ve memur emeklilerine 2022 yılının ilk altı ayında yüzde 5, ikinci altı ayında yüzde 6, 2023’ün ilk ve ikinci altı ayı için yüzde 6 artı 6 teklif ediliyor. Toplamda yüzde 23’lük oran söz konusu. Bunun yanında 3600 ek gösterge ve sözleşmeli personelin durumuyla ilgili vaat var ama içerik henüz söz konusu değil. Refah payına ilişkin iyimser bir cümle söz konusu ama miktar söz konusu değil. Teklifi değerlendirdiğimizde; bu teklif, yeni bir teklifi zorunlu kılıyor. Dolayısıyla hükümet hiç beklemeden yeni bir teklifi çalışmalı.”

 

Yalçın, hükümetin teklifini genişletilmiş başkanlar kurulu toplantısında görüşeceklerini belirterek, “Rakamlar, beklentimizi karşılamıyor, şu an için bu rakamlar bizi tatmin etmiyor. Onun için işçilerle yapılan uzlaşıyı takdir ediyoruz ama kamu işvereninden memur ve memur emeklileri için sundukları rakamları unutmalarını ve yeni bir rakamı teklif etmelerini istiyoruz.”  dedi.

 

(Kaynak: Birgün Gazetesi)

İşçi Hareketi

Patronların düzeninde işsizlik çözülmez: Her iş yerinde birlik, her iş yerinde sendika!

Yayınlandı

on

mess gebze

1. TÜİK’in son açıkladığı verilere göre yıllık işsizlik ayda %0,2 puan artarak %9,1 oldu. Bu oran nüfusumuzun 8 milyon 298’ine denk geliyor. Ancak ülkemizde açıklanan tek işsizlik verisi bu değil. DİSK-AR’ın bu verilere dayanarak yaptığı “geniş tanımlı işsizlik” hesaplaması da var. Bu hesaplamaya göre ise geniş tanımlı işsizlik oranı yıllık %26,5 ediyor. Bu kategori de hesaplamaya dahil edilince ülkemizdeki işsiz sayısı 10 milyon 453 bin kişi ediyor.

2. Ülkenin her yerindeki emekçilerin çalışma hayatına katılımına yönelik veriler neden böyle farklı farklı? Çünkü devletin kurumu olan TÜİK’i yönetenler, “iş bulma ümidini kesmiş olan” milyonlarca kişilik nüfusu bu hesaplamaya dahil etmiyor. Patronların çıkarlarına hizmet eden TÜİK’e göre ülkemizde bir insanın “işsiz” olarak sayılabilmesi için dahi “iş bulma umudunu kaybetmemiş” olması isteniyor.

3. Patronların “iş bulma umudu”ndan kast ettiği şey açık. İşsizlikle terbiye edilmiş, hakları için örgütlenmeyen bir işçi sınıfı istiyorlar. Toplumun bir kesimi sürekli işsiz kalmalı ki, işi olan işçileri patronlar hizaya getirebilsin. Patronlar istiyorlar ki, işçi uzun çalışma saatlerine alışsın. Sevdiklerine ve kendine biraz zaman ayırabildiğine şükretsin. İşini kaybetmekten korksun ki açlık sınırındaki ücretlere tamah etsin. Bu işçilerin emeğiyle ise büyük şirketler kar etsin.

4. Patron sınıfı, işçilerin çalıştıkları iş yerlerinin sahipleri. İşçilerin ürettikleri çok fazla miktardaki değere el koyarak zenginliklerini elde ediyorlar. Bu değerden işçilere çok küçük bir pay kalıyor. Onlar için en önemli şey en asgari miktarda işçi çalıştırıp, en asgari maaşları verip en azami karları elde etmek. Toplumun refahına katkıda bulunmak için değil, ancak sadece kendi karlarını korumak için milyonlarca insandan oluşan bir işsizler ordusuna ihtiyaçları var. Kapitalist düzen, böyle işliyor işte.

5. Son yıllarda tüm patronlar, bu işsizler ordusunu adeta güvence altına almak için durmaksızın çalışıyor. Tüm ülkeden sendikalaştıkları için işten çıkarılan, sarı sendikadan ayrıldığı için toplu halde işten atılan, sendikasızlıkla birlikte açlık ücretleri dayatılan işçilerin haberlerini alıyoruz. Yüksek enflasyonda alım gücümüzün düşmesini, işçi konfederasyonlarının satılmışlığını fırsat bilen patronlar krizden maksimum kar elde etmek istiyorlar.

6. Patron sınıfının bu saldırganlığına, milyonların işsizlikle burun buruna bırakılmasına karşı emekçilerin tek bir panzehiri var: O da örgütlenmek. Her fabrikada, her atölyede, her iş yerinde birlik kurmak. Sendikalaşmak, sendikal hakları için her türlü imkanı kullanarak mücadele etmek. Tıpkı bu seneki metal TİS’indeki gibi işçi sınıfı, ancak birliğini koruyarak ve örgütlülüğüne güvenerek somut kazanımlar elde edebilir. 

Continue Reading

İşçi Hareketi

Özçelik-İş Eti Alüminyum patronuyla anlaştı, direniş sona erdi

Yayınlandı

on

aluminm

Eti Alüminyum patronlarının %55’lik zam dayatmasını kabul etmeyen işçiler “%100 zam!” diyerek iş yavaşlatma eylemine başlamıştı.

İşçiler, sefalet dayatan patronların yanı sıra, ücret mücadelesinde yanlarında olmayan yetkili Özçelik-İş sendikası yönetimini de protesto etti. İşçiler, sarı sendikaya yönelik öfkesini Seydişehir’deki Özçelik-İş şubesi önüne de taşıdı.

İş yavaşlatma eylemi yapan işçiler, “açlık sınırında değil insanca geçinecek ücret” diyerek vardiyalar halinde direniş nöbetini sürdürdü.

SARI SENDİKA 1000 LİRA ARTIŞA “EVET” DEDİ

Ancak sarı Özçelik-İş sendikası yöneticileri, patronla masaya oturarak işçileri sattı. Sendika bürokratlarının patronlarla yaptığı görüşme sonucunda işçilere şu mesaj gitti:

Yaptığımız girişimler sonucunda 01.01.2024 tarihinden geçerli olmak üzere ücretlerinizde yüzde 62 oranında artış yapılması konusunda mutabakat sağlanmıştır. Protokole yönelik detaylı bilgiyi Şube Başkanı ve yöneticilerimiz sizlere aktaracaktır”

%100 zam için günler boyu direnişini sürdüren işçiler, anlaşmadan memnun değil. 

Continue Reading

Açıklama

Mağaza Market-Sen: Düşük Ücret Dayatmasına, Uzun Çalışmaya, Mobbinge Son Vermek İçin Her Markete Sendika

Yayınlandı

on

images 13

Mağaza Market-Sen’in “Düşük Ücret Dayatmasına, Uzun Çalışmaya, Mobbinge Son Vermek İçin Her Markete Sendika!” başlıklı açıklaması sosyal medya hesaplarından paylaşıldı.

 

Açıklama şu şekilde:

 

“İşçilerin omuzlarında ekonomik krizin yükü artmaya devam ediyor. Asgari ücrete yapılan zammın ardından yeni yılda yeni zamlarda yağmur gibi geldi.

 

Market patronları yurdun dört bir yanına mağaza açmaya devam ediyor. Marketler büyürken, işçilerin ücretleri daha da düşüyor, hakları daha da tırpanlanıyor. A101, ŞOK, BİM, HAKMAR, HAPPPY CENTER… ve daha fazlası. Tüm cirolarını market işçilerinin fazla mesailerinden ve gasp ettikleri haklarından elde ediyor.

 

Bu gidişata dur demek için İstanbul başta olmak üzere, birçok yerde HER MARKETE SENDİKA diyoruz. Haklarımız var, sendikamız var. Yalnız değiliz. Patronların ağalık ve kölelik düzenine birlik olarak son verebiliriz.

 

Sen de şimdi Mağaza Market-Sen’e üye ol!


Haklarımızı patronlardan hep birlikte alalım!”

 

Continue Reading

Trending