İşçi Hareketi
Patron işçileri izne çıkarttı, işyerini boşaltıp kaçtı!
Salgın sürecinde izne çıkartılan Neo Trend Tekstil işçileri, 1 Temmuz’da işlerine döndüklerinde işyerlerinin boşaltılmış olduğunu gördü. Patronları Kazım Akbulut’un haklarını vermeden şirketi kapatıp kaçtığını kaydeden işçiler, bugün eyleme başladı.
İstanbul Güngören’deki Gedikli Plaza içinde bulunan Neo Trend Tekstil işçileri, ihbar ve kıdem tazminatları için eyleme başladı. İşçiler, fabrikayı kendilerine haber vermeden apar topar kapatan patron Kazım Akbulut için “Kayıp Aranıyor” dövizleriyle Gedikli Plaza önünde yaptıkları eylemde hakları için eyleme başladıklarını duyurdu.
AKP’nin salgın sürecinde uygulamaya koyduğu ve patronlara teşvik, işçilere güvencesizlik anlamına gelen uygulamaları 1 Temmuz’dan bu yana mağduriyetler yaratmaya devam ediyor.
— Neo Trend Emekciler Grubu (@GrubuNeo) July 11, 2021
Patron Kazım Akbulut, işyeri binasını boşaltıp kaçtı
Salgının başından 1 Temmuz’a kadar izinli olan ve patronlar tarafından Kısa Çalışma Ödeneği’nden yararlandırılan Neo Trend Tekstil işçileri, 1 Temmuz’da işlerine geri döndüklerinde işyerlerinin kapalı olduğunu gördü. Salgın sürecinde “Şirket binası taşınıyor” diyerek binayı boşaltan patron, 1 Temmuz’da işyerlerine ne olduğunu soran işçilere şirketi kapattıklarını ve işten çıkarıldıklarını söyledi. Neo Trend Tekstil işçileri şimdi ihbar ve kıdem tazminatlarını istiyor.
Başlangıçta işçilerin tüm haklarını vereceklerini söyleyen patron Kazım Akbulut, daha sonra “Ben emekli maaşıyla geçiniyorum” iddiasında bulunarak işçilere kazanılmış haklarını vermeyeceğini söyledi. İşçiler bunun üzerine eylem yapma kararı aldı.
“Namus sözü verip haklarımızı vereceğini söyledi”
Şirketin bulunduğu Gedikli Plaza önünde bir araya gelen işçiler, haklarını alana kadar hem hukuki mücadelelerini hem de eylemlerini sürdüreceklerini ilan etti. Burada konuşan bir işçi, şunları kaydetti:
“Düne kadar bizim de bir işimiz vardı. Patronumuz Kazım Akbulut pandemi sürecinde bizi izne çıkardı. Biz izindeyken şirketin içini boşalttılar. Ama namus sözü verip haklarımızı vereceğini söyledi. O bize ‘evlatlarım’ dedi, biz ona ‘baba’ dedik. Kısa Çalışma Ödeneği kesildiğinde, 1 Temmuz’da iş akdimiz feshedildi. ‘Benden para istemeyin, emekli maaşım var, param yok’ diyor. Yıllarca bu işçiler emek verdi. Bir insanın emekli maaşı olup da Kazdağları’nda tatil yapabilir mi?”
“Hakkımız olanı almadan davamızdan vazgeçmeyeceğiz”
İşçilerin ortak açıklamasında ise şunlar kaydedildi:
“Biz Neo Trend çalışan emekçileri olarak Kazım Akbulut tarafından 1 Temmuz’da işten çıkarıldık. 104 emekçi bu durumda mağdur oldu. Bu emekçiler evlerine, çocuklarına aş götürmekle mükellef insanlardır. Bu insanlar gecelerini gündüzlerine katıp bu şirketi ayakta tuttular. Kazım Akbulut şirketin içini boşaltıp ortadan kaybolmuştur. Aradığımızda ‘Beni bir daha aramayın, beni rahatsız etmeyin, tazminatlarınızı vermiyorum’ demiştir. Hak verilmez, alınır. Biz bu davanın peşini bırakmayacağız. Mücadeleye devam edeceğiz. Sanmasın biz yılacağız, geri adım atacağız. Hakkımız olanı almadan davamızdan vazgeçmeyeceğiz. Kazım Akbulut rahat uyuyabilecek misin?” (Gazete Yolculuk)
İşçi Hareketi
Patronların düzeninde işsizlik çözülmez: Her iş yerinde birlik, her iş yerinde sendika!
1. TÜİK’in son açıkladığı verilere göre yıllık işsizlik ayda %0,2 puan artarak %9,1 oldu. Bu oran nüfusumuzun 8 milyon 298’ine denk geliyor. Ancak ülkemizde açıklanan tek işsizlik verisi bu değil. DİSK-AR’ın bu verilere dayanarak yaptığı “geniş tanımlı işsizlik” hesaplaması da var. Bu hesaplamaya göre ise geniş tanımlı işsizlik oranı yıllık %26,5 ediyor. Bu kategori de hesaplamaya dahil edilince ülkemizdeki işsiz sayısı 10 milyon 453 bin kişi ediyor.
2. Ülkenin her yerindeki emekçilerin çalışma hayatına katılımına yönelik veriler neden böyle farklı farklı? Çünkü devletin kurumu olan TÜİK’i yönetenler, “iş bulma ümidini kesmiş olan” milyonlarca kişilik nüfusu bu hesaplamaya dahil etmiyor. Patronların çıkarlarına hizmet eden TÜİK’e göre ülkemizde bir insanın “işsiz” olarak sayılabilmesi için dahi “iş bulma umudunu kaybetmemiş” olması isteniyor.
3. Patronların “iş bulma umudu”ndan kast ettiği şey açık. İşsizlikle terbiye edilmiş, hakları için örgütlenmeyen bir işçi sınıfı istiyorlar. Toplumun bir kesimi sürekli işsiz kalmalı ki, işi olan işçileri patronlar hizaya getirebilsin. Patronlar istiyorlar ki, işçi uzun çalışma saatlerine alışsın. Sevdiklerine ve kendine biraz zaman ayırabildiğine şükretsin. İşini kaybetmekten korksun ki açlık sınırındaki ücretlere tamah etsin. Bu işçilerin emeğiyle ise büyük şirketler kar etsin.
4. Patron sınıfı, işçilerin çalıştıkları iş yerlerinin sahipleri. İşçilerin ürettikleri çok fazla miktardaki değere el koyarak zenginliklerini elde ediyorlar. Bu değerden işçilere çok küçük bir pay kalıyor. Onlar için en önemli şey en asgari miktarda işçi çalıştırıp, en asgari maaşları verip en azami karları elde etmek. Toplumun refahına katkıda bulunmak için değil, ancak sadece kendi karlarını korumak için milyonlarca insandan oluşan bir işsizler ordusuna ihtiyaçları var. Kapitalist düzen, böyle işliyor işte.
5. Son yıllarda tüm patronlar, bu işsizler ordusunu adeta güvence altına almak için durmaksızın çalışıyor. Tüm ülkeden sendikalaştıkları için işten çıkarılan, sarı sendikadan ayrıldığı için toplu halde işten atılan, sendikasızlıkla birlikte açlık ücretleri dayatılan işçilerin haberlerini alıyoruz. Yüksek enflasyonda alım gücümüzün düşmesini, işçi konfederasyonlarının satılmışlığını fırsat bilen patronlar krizden maksimum kar elde etmek istiyorlar.
6. Patron sınıfının bu saldırganlığına, milyonların işsizlikle burun buruna bırakılmasına karşı emekçilerin tek bir panzehiri var: O da örgütlenmek. Her fabrikada, her atölyede, her iş yerinde birlik kurmak. Sendikalaşmak, sendikal hakları için her türlü imkanı kullanarak mücadele etmek. Tıpkı bu seneki metal TİS’indeki gibi işçi sınıfı, ancak birliğini koruyarak ve örgütlülüğüne güvenerek somut kazanımlar elde edebilir.
İşçi Hareketi
Özçelik-İş Eti Alüminyum patronuyla anlaştı, direniş sona erdi
Eti Alüminyum patronlarının %55’lik zam dayatmasını kabul etmeyen işçiler “%100 zam!” diyerek iş yavaşlatma eylemine başlamıştı.
İşçiler, sefalet dayatan patronların yanı sıra, ücret mücadelesinde yanlarında olmayan yetkili Özçelik-İş sendikası yönetimini de protesto etti. İşçiler, sarı sendikaya yönelik öfkesini Seydişehir’deki Özçelik-İş şubesi önüne de taşıdı.
İş yavaşlatma eylemi yapan işçiler, “açlık sınırında değil insanca geçinecek ücret” diyerek vardiyalar halinde direniş nöbetini sürdürdü.
SARI SENDİKA 1000 LİRA ARTIŞA “EVET” DEDİ
Ancak sarı Özçelik-İş sendikası yöneticileri, patronla masaya oturarak işçileri sattı. Sendika bürokratlarının patronlarla yaptığı görüşme sonucunda işçilere şu mesaj gitti:
Yaptığımız girişimler sonucunda 01.01.2024 tarihinden geçerli olmak üzere ücretlerinizde yüzde 62 oranında artış yapılması konusunda mutabakat sağlanmıştır. Protokole yönelik detaylı bilgiyi Şube Başkanı ve yöneticilerimiz sizlere aktaracaktır”
%100 zam için günler boyu direnişini sürdüren işçiler, anlaşmadan memnun değil.
Açıklama
Mağaza Market-Sen: Düşük Ücret Dayatmasına, Uzun Çalışmaya, Mobbinge Son Vermek İçin Her Markete Sendika
Mağaza Market-Sen’in “Düşük Ücret Dayatmasına, Uzun Çalışmaya, Mobbinge Son Vermek İçin Her Markete Sendika!” başlıklı açıklaması sosyal medya hesaplarından paylaşıldı.
Açıklama şu şekilde:
“İşçilerin omuzlarında ekonomik krizin yükü artmaya devam ediyor. Asgari ücrete yapılan zammın ardından yeni yılda yeni zamlarda yağmur gibi geldi.
Market patronları yurdun dört bir yanına mağaza açmaya devam ediyor. Marketler büyürken, işçilerin ücretleri daha da düşüyor, hakları daha da tırpanlanıyor. A101, ŞOK, BİM, HAKMAR, HAPPPY CENTER… ve daha fazlası. Tüm cirolarını market işçilerinin fazla mesailerinden ve gasp ettikleri haklarından elde ediyor.
Bu gidişata dur demek için İstanbul başta olmak üzere, birçok yerde HER MARKETE SENDİKA diyoruz. Haklarımız var, sendikamız var. Yalnız değiliz. Patronların ağalık ve kölelik düzenine birlik olarak son verebiliriz.
Sen de şimdi Mağaza Market-Sen’e üye ol!
Haklarımızı patronlardan hep birlikte alalım!”
🛑 Marketler büyürken, ücretlerimiz eriyor, haklarımız gasp ediliyor. Yalnız değiliz. Haklarımız var, sendikamız Mağaza Market-Sen var!
📌Düşük Ücret Dayatmasına
📌Uzun Çalışmaya
📌MobbingeSon vermek için "Her Markete Sendika" ✅
Açıklamamız👇https://t.co/m0wFkDHRVA pic.twitter.com/S786z00K9h
— Mağaza Market-Sen (@MagazaMarketSen) February 5, 2024
-
İşçi Hareketi7 yıl önce
These ’90s fashion trends are making a comeback in 2017
-
İşçi Hareketi7 yıl önce
The final 6 ‘Game of Thrones’ episodes might feel like a full season
-
Analiz5 ay önce
Bakan Şimşek’i Asgari Ücret İle Yaşamaya Davet Ediyoruz
-
İşçi Hareketi7 yıl önce
According to Dior Couture, this taboo fashion accessory is back
-
Açıklama3 yıl önce
İnşaat-Sen’den Kazakistan’da mahsur kalan işçilerle ilgili açıklama
-
İşçinin Hakkı4 yıl önce
İşçiler sordu, sendika avukatı yanıtladı
-
İşçi Hareketi7 yıl önce
The old and New Edition cast comes together to perform
-
Açıklama3 yıl önce
HEBO’DA SENDİKALAŞAN İŞÇİLER İŞTEN ATILDI DİRENİŞ BAŞLADI