130 bin metal işçisinin beklediği 2021-2023 MESS grup toplu iş sözleşmesi sürecinde sona gelindi. Patronların %12’lik zam önerisi ve sendikaların %30’u geçmeyen yetersiz teklifine rağmen görüşmelerde uyuşmazlık çıktı. İşçiler süreci adım adım izliyor ancak hakkımızı almak için harekete geçme vaktine geldik.
Ekonomik krizin boyutları ortada. Temel ihtiyaçlara gelen zamlar sadece kasım ayında %60’ın üzerinde. Dolar, euro her gün rekor üstüne rekor kırıyor. Bu koşullarda MESS ile masaya oturan sendika merkezlerinin zam taslakları çoktan çöp oldu.
Asgari ücrete bile %50 zam yapıldı. Biz Gebze İşçi Hareketi Koordinasyonu olarak ağustos ayında “metal işçisinin hakkı %43 zam” diyerek buna çok yakın bir oran açıkladık. Bu afaki değildi. Çünkü ülkenin enflasyon oranı, ekonomik koşulların gidişatı bunu gösteriyordu. Bunun gerisinde kalan tüm yaklaşımların ve oranların ne kadar öngörüsüz olduğunu hep birlikte görüyoruz.
Metal işçilerine yapılacak zam, asgari ücret oranının, yani %50’nin üzerinde olmak zorundadır. Konfederasyonlar AKP-MHP hükümetinin bile gerisinde bir zam isteyemez. Ancak baktığımızda ortada revize yok, işçinin hakkını almak üzere gerçek bir adım yok. Metal işçileri, fabrika önlerinde yapılan göstermelik açıklamalarla gazı alınacak bir kitle değil bu ülkenin motor gücüdür. Hayatın her alanında üretilen her şey metal işçisinin elinden geçiyor. İşçinin sırtından büyük sermaye grupları büyümeye devam ediyorsa hakkımızı söke söke almak zorundayız. Metal işçisinin zam hakkını “MESS verir mi, veremez mi” tartışmasından artık çıkarmamız gerekiyor. Alacağız demeliyiz. Bunu işçiler derse, adım atarsa gerçek bir mücadeleyi görebiliriz. Çünkü direnişse direniş, grevse grev diyen bir sendikal merkez yok. Direnişi de grevi de örgütlemek metal işçilerinin birliğinden gelen güçle mümkündür.
Patron tehditlerinin, kulaktan kulağa dolanan korku hikayelerinin karşılığı yok. Patronlar fabrikasını kapatıp gitmeyi planlamıyor. Bu ülke patronlar için ucuz işgücü cenneti. Hiçbir patron bizi işsizlikle tehdit edemez. 130 bin metal işçisinin yerini öyle bir haftada dolduramazlar. Patronların boş fabrika binaları, elektrikle dönen makinaları işçi sınıfı olmadan üretsin de görelim! Metal işçisi gücünün, birliğinin, örgütlülüğünün mutlaka peşinden gitmelidir.
Bugünden itibaren metal işçisinin yapması gereken asgari ücret üzerinde zam hakkına sahip çıkmaktır. Çünkü maaşlarımızın asgari ücrete yaklaşması, bizim bundan sonra daha büyük kayıplara doğru gitmemiz anlamına gelir. Bugün maaşımızı alan, yarın geleceğimizi elimizden alır. İşçi sınıfı kriz karşısında ağırlığını masaya daha çok koymalıdır. Metal işçisi tüm işçi sınıfı adına, hakkını almadan masadan kalkmamalıdır.
Bizim işçi sınıfının örgütlülüğünden de mücadelesinden de umudumuz tamdır. Yeter ki bunun bir temsili olsun. O temsili de sendika merkezlerine devretmeyelim. Söz, yetki, karar hakkımızı sendikal merkezlere bırakmayalım. Sonuna kadar TİS sürecinin takipçisi olalım.
Unutmayalım ki her TİS sürecinde kaybedilen haklar, sadece metal işçilerinin değil tüm işçilerin yarınını patronlara peşkeş çekmektir. Buna izin vermeyelim. Her fabrikada en az yüzde 55 zam hakkımıza sahip çıkalım.
Gebze İşçi Hareketi Koordinasyonu olarak tüm metal işçilerinin inisiyatifi ile bu süreci göğüsleyebileceğini biliyoruz. Bulunduğumuz her yerde, her fabrikada tüm imkanlarımız ile metal işçilerinin mücadelesinin yanındayız.
MESS’in Dayatmaları Çöpe!
Söz-Yetki-Karar İşçilere!
Gebze İşçi Hareketi Koordinasyonu