Bizimle iletişime geçin

İşçi Hareketi

Memur Sen zam teklifini açıkladı

Yayınlandı

on

2 SITE IHK Kopyasi 6 18

Kamudaki 6. dönem toplu sözleşme görüşmeleri kapsamında kamu görevlileri için talebini açıklayan Memur-Sen, ücretlerin 2022 ve 2023 için toplam yüzde 38 artırılmasını ve 600 lira seyyanen zam istedi.

 

4 milyona yakın kamu emekçisi ve 2 milyona yakın emekliyi ilgilendiren toplu sözleşme süreci 2 Ağustos’ta başlıyor. Memur-Sen 6. Toplu Sözleşme teklifini duyurmak amacıyla basın toplantısında bulundu. Memur Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, kamu emekçilerinin maaş ve ücretlerinin; 2022’de yüzde 21, 2023’te yüzde 17 olmak üzere iki yıllık sürede toplamda yüzde 38 artırılmasını, 5. Dönem Toplu Sözleşmeden kaynaklı geçmiş kayıpların telafisi için de 600 TL seyyanen zam ile iyileştirilmesini istedi.

 

 

HÜKÜMETE İLK GÖRÜŞMEDE TEKLİF YAPMA ÇAĞRISI

 

Konfederasyon genel merkezinde gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Memur Sen Genel Başkanı Ali Yalçın 2019 yılında gerçekleştirilen ve hakem kararıyla sonuçlanan toplu sözleşmeyi hatırlatarak “Mutabakatsız geçen 18 ayda, enflasyon, dolar, altın ve diğer parametrelerin yukarı yönlü, alım gücünün ve satın alma paritelerinin aşağı yönlü seyir izlediği bir süreci yaşadık.” diye konuştu. Hükümete ilk teklifini 2 Ağustos’ta yapma çağrısında bulunan Yalçın, “Zaman ve enerji kaybına mahal vermemek adına kamu işvereninden en geç 2 Ağustos’ta ilk oturumda masaya teklif sunmasını istiyor ve bekliyoruz.” dedi.

 

YÜZDE 38 ZAM TEKLİFİ

 

Memur-Sen tarafından hazırlanan ve Çalışma Bakanlığına sunacağı 51’i ortak toplamda 91 maddelik teklif listesini açıklayan Yalçın, “Ocak ayında ve tek seferde gerçekleştirilmek kaydıyla, kamu görevlilerinin maaş ve ücretlerinin; 2022’de yüzde 21, 2023’te yüzde 17, iki yıllık sürede toplamda yüzde 38 artırılmasını istiyoruz. Kamu görevlilerinin ücretlerine, enflasyon oranının maaş artışı oranını geçtiği aydan geçerli olmak üzere enflasyon farkı artışı yansıtılmalı, kamu görevlileri enflasyonun maaşı eriten etkisinden kurtarılmalı. Kamu görevlilerinin maaş ve ücretlerine, 1 Ocak 2022’de yüzde 3 ve 1 Ocak 2023’te yüzde 3 olmak üzere toplamda yüzde 6 refah payı artışı yansıtılmalı.” diye konuştu.

 

 

“ÖNCEKİ DÖNEM TOPLU SÖZLEŞME ZARARLARI GÖRÜLMELİ”

 

  1. Dönem Toplu Sözleşmenin zararlarının görülmesi gerektiğini söyleyen Yalçın, “Hakem kararıyla üretilen 5. Dönem Toplu Sözleşmenin oluşturduğu maaş-gelir kaybını tazmin etmek amacıyla net 600 TL tutarında seyyanen zam yapılmalı. Ayrım yapılmadan, tüm kamu görevlileri 3600 ek göstergeden yararlandırılmalı. Kıdem aylığının hesabında esas alınan gösterge rakamı 100’e yükseltilmeli, 25 yıllık kıdem aylığı süre sınırlaması sona erdirilmeli. Kamu kurum ve kuruluşlarında (yerel yönetimler dahil) sözleşmeli personel statüsünde çalışmakta olanlar, 31 Ocak 2022 tarihine kadar memur kadrolarına geçirilmeli, kamuda sözleşmeli personel istihdam etme yanlışlığına son verilmeli.” dedi.

 

 

Yalçın, “Kamu görevlilerine maaş ve gelir kaybı yaşatan gelir vergisindeki matrah-oran sorunu çözülmeli, kamu görevlilerinin yüzde 15 oranını aşan Gelir Vergisi kesintileri kamu işverenince tazmin edilmeli. Taban aylıktan gelir vergisi kesilmemeli. Kamu görevlisi emeklileri, kamu görevlilerinin yararlandığı sosyal hak ve yardımlardan yararlanabilmeli, emeklilik öncesinde üyesi oldukları sendika ile üyelik ilişkisini sürdürebilmeli. 4/C iken 4/B’ye geçen personelin ek ödeme mağduriyetleri giderilmeli, mevcut ek ödeme oranları ile sözleşme ücretleri unvanları yeniden düzenlenmek suretiyle yükseltilmeli, unvan konusundaki tepkilerinin gereği yerine getirilmeli, zorunlu emeklilik dayatmasına maruziyetleri bitirilmeli. Kovid-19 salgını sürecindeki hizmet sürelerinin tamamı fiili hizmet zammı kapsamında değerlendirilmeli, Kovid-19’a dayalı ölüm ve maluliyet halinde illiyet bağının varlığı esas kabul edilmeli, illiyet bağının yokluğuna ilişkin ispat yükümlülüğü sosyal güvenlik kurumuna yüklenilmeli, ölüm ve maluliyet halinde sağlanacak mali ve sosyal haklar ile özlük hakları noktasında genişletici yorum benimsenmeli, Kovid-19 sürecinde dönüşümlü, evden, kısmi süreli çalışma gibi esnek çalışma haklarından faydalandırılmayan personele, fiilen çalıştığı her gün için 500 gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutar kadar ödeme yapılmalı. Kamu görevlileri, siyaset hakkı, çalışma hakkı, örgütlenme ve toplu pazarlık ile grev hakkı, toplantı ve gösteri yürüyüş, düşünce ve düşünceyi açıklama hürriyeti, dini inanışlarının gereğini yaşama ve inanışı yayma hakkı ve bu kapsamda demokratik ve sendikal haklar noktasında hakkın özüne dokunan herhangi bir sınırlamaya tabi tutulmamalı. Kamu görevlileri ve kamu görevlileri sendikaları ile konfederasyonlarının evrensel ilkelere ve uluslararası sözleşmelere uygun şekilde sendikal hakları kullanmasını temin amacıyla 4688 sayılı Kanun ve bağlı yasal ve yönetsel mevzuatta gerekli değişiklikler ivedilikle yapılmalı, örgütlenme hakkına ilişkin sınırlamalar kaldırılmalı, kolektif sendikal özgürlüğü yok sayan yasaklar ve eksikliklerden kurtarılmalı. Toplu sözleşme ikramiyesi 1 Ocak 2022’de 450 TL’ye, 1 Ocak 2023’te 540 TL’ye yükseltilmeli, sendika üyesi olma tercihi desteklenmeli.” diye konuştu.

 

(Kaynak: Evrensel Gazetesi)

İşçi Hareketi

Patronların düzeninde işsizlik çözülmez: Her iş yerinde birlik, her iş yerinde sendika!

Yayınlandı

on

mess gebze

1. TÜİK’in son açıkladığı verilere göre yıllık işsizlik ayda %0,2 puan artarak %9,1 oldu. Bu oran nüfusumuzun 8 milyon 298’ine denk geliyor. Ancak ülkemizde açıklanan tek işsizlik verisi bu değil. DİSK-AR’ın bu verilere dayanarak yaptığı “geniş tanımlı işsizlik” hesaplaması da var. Bu hesaplamaya göre ise geniş tanımlı işsizlik oranı yıllık %26,5 ediyor. Bu kategori de hesaplamaya dahil edilince ülkemizdeki işsiz sayısı 10 milyon 453 bin kişi ediyor.

2. Ülkenin her yerindeki emekçilerin çalışma hayatına katılımına yönelik veriler neden böyle farklı farklı? Çünkü devletin kurumu olan TÜİK’i yönetenler, “iş bulma ümidini kesmiş olan” milyonlarca kişilik nüfusu bu hesaplamaya dahil etmiyor. Patronların çıkarlarına hizmet eden TÜİK’e göre ülkemizde bir insanın “işsiz” olarak sayılabilmesi için dahi “iş bulma umudunu kaybetmemiş” olması isteniyor.

3. Patronların “iş bulma umudu”ndan kast ettiği şey açık. İşsizlikle terbiye edilmiş, hakları için örgütlenmeyen bir işçi sınıfı istiyorlar. Toplumun bir kesimi sürekli işsiz kalmalı ki, işi olan işçileri patronlar hizaya getirebilsin. Patronlar istiyorlar ki, işçi uzun çalışma saatlerine alışsın. Sevdiklerine ve kendine biraz zaman ayırabildiğine şükretsin. İşini kaybetmekten korksun ki açlık sınırındaki ücretlere tamah etsin. Bu işçilerin emeğiyle ise büyük şirketler kar etsin.

4. Patron sınıfı, işçilerin çalıştıkları iş yerlerinin sahipleri. İşçilerin ürettikleri çok fazla miktardaki değere el koyarak zenginliklerini elde ediyorlar. Bu değerden işçilere çok küçük bir pay kalıyor. Onlar için en önemli şey en asgari miktarda işçi çalıştırıp, en asgari maaşları verip en azami karları elde etmek. Toplumun refahına katkıda bulunmak için değil, ancak sadece kendi karlarını korumak için milyonlarca insandan oluşan bir işsizler ordusuna ihtiyaçları var. Kapitalist düzen, böyle işliyor işte.

5. Son yıllarda tüm patronlar, bu işsizler ordusunu adeta güvence altına almak için durmaksızın çalışıyor. Tüm ülkeden sendikalaştıkları için işten çıkarılan, sarı sendikadan ayrıldığı için toplu halde işten atılan, sendikasızlıkla birlikte açlık ücretleri dayatılan işçilerin haberlerini alıyoruz. Yüksek enflasyonda alım gücümüzün düşmesini, işçi konfederasyonlarının satılmışlığını fırsat bilen patronlar krizden maksimum kar elde etmek istiyorlar.

6. Patron sınıfının bu saldırganlığına, milyonların işsizlikle burun buruna bırakılmasına karşı emekçilerin tek bir panzehiri var: O da örgütlenmek. Her fabrikada, her atölyede, her iş yerinde birlik kurmak. Sendikalaşmak, sendikal hakları için her türlü imkanı kullanarak mücadele etmek. Tıpkı bu seneki metal TİS’indeki gibi işçi sınıfı, ancak birliğini koruyarak ve örgütlülüğüne güvenerek somut kazanımlar elde edebilir. 

Continue Reading

İşçi Hareketi

Özçelik-İş Eti Alüminyum patronuyla anlaştı, direniş sona erdi

Yayınlandı

on

aluminm

Eti Alüminyum patronlarının %55’lik zam dayatmasını kabul etmeyen işçiler “%100 zam!” diyerek iş yavaşlatma eylemine başlamıştı.

İşçiler, sefalet dayatan patronların yanı sıra, ücret mücadelesinde yanlarında olmayan yetkili Özçelik-İş sendikası yönetimini de protesto etti. İşçiler, sarı sendikaya yönelik öfkesini Seydişehir’deki Özçelik-İş şubesi önüne de taşıdı.

İş yavaşlatma eylemi yapan işçiler, “açlık sınırında değil insanca geçinecek ücret” diyerek vardiyalar halinde direniş nöbetini sürdürdü.

SARI SENDİKA 1000 LİRA ARTIŞA “EVET” DEDİ

Ancak sarı Özçelik-İş sendikası yöneticileri, patronla masaya oturarak işçileri sattı. Sendika bürokratlarının patronlarla yaptığı görüşme sonucunda işçilere şu mesaj gitti:

Yaptığımız girişimler sonucunda 01.01.2024 tarihinden geçerli olmak üzere ücretlerinizde yüzde 62 oranında artış yapılması konusunda mutabakat sağlanmıştır. Protokole yönelik detaylı bilgiyi Şube Başkanı ve yöneticilerimiz sizlere aktaracaktır”

%100 zam için günler boyu direnişini sürdüren işçiler, anlaşmadan memnun değil. 

Continue Reading

Açıklama

Mağaza Market-Sen: Düşük Ücret Dayatmasına, Uzun Çalışmaya, Mobbinge Son Vermek İçin Her Markete Sendika

Yayınlandı

on

images 13

Mağaza Market-Sen’in “Düşük Ücret Dayatmasına, Uzun Çalışmaya, Mobbinge Son Vermek İçin Her Markete Sendika!” başlıklı açıklaması sosyal medya hesaplarından paylaşıldı.

 

Açıklama şu şekilde:

 

“İşçilerin omuzlarında ekonomik krizin yükü artmaya devam ediyor. Asgari ücrete yapılan zammın ardından yeni yılda yeni zamlarda yağmur gibi geldi.

 

Market patronları yurdun dört bir yanına mağaza açmaya devam ediyor. Marketler büyürken, işçilerin ücretleri daha da düşüyor, hakları daha da tırpanlanıyor. A101, ŞOK, BİM, HAKMAR, HAPPPY CENTER… ve daha fazlası. Tüm cirolarını market işçilerinin fazla mesailerinden ve gasp ettikleri haklarından elde ediyor.

 

Bu gidişata dur demek için İstanbul başta olmak üzere, birçok yerde HER MARKETE SENDİKA diyoruz. Haklarımız var, sendikamız var. Yalnız değiliz. Patronların ağalık ve kölelik düzenine birlik olarak son verebiliriz.

 

Sen de şimdi Mağaza Market-Sen’e üye ol!


Haklarımızı patronlardan hep birlikte alalım!”

 

Continue Reading

Trending