
Tekstil sektörün de işçiler birçok farklı bölümde çalışıyor. Kesim, dikim, kalıp, ütü, paket gibi bölümler bunlardan bilinen bir kaçı. Ama burada anlatacağımız konu tekstil sektöründe en az bilinen bölümlerden biri olan çamaşırhaneler.
Talep çok olunca sorunlar büyüyor
Çamaşırhane diye adlandırılan fabrikalar da yüzlerce işçi çalışıyor. Bu işletmeler birçok ünlü otelin, fabrikanın, şirketin kullandığı giysi çarşaf gibi eşyaları temizleme işini yapıyor. Tabi ki burada en büyük iş işçilere düşüyor. Talep çok olunca işçilerin yoğunluğu da bir o kadar artıyor. Sektör çok bilinmediği için işçilerin sorunları gündeme gelmiyor. İşletmeler iş yapıp parasını kazanıyor ama bütün yükü işçiler çekiyor. Uzun çalışma saatleri, zorunlu mesailer işçilerin en büyük sorunlarından bazıları.
Sigortasız ve kaçak işçi çok!
İşçiyiz.Biz bir çamaşırhane fabrikasında ki işçilere ulaştı. İşçiler sorunlarını, yaşadıklarını, taleplerini dile getirdi. Çamaşırhane işçisi konuşmasına işe giriş sürecinde yaşadığı sorunlarla başlıyor. “İşe girdiğim de sigortam hemen başlatılması gerekmesine rağmen başlatılmadı. Deneme süresi adı altında 2 hafta normal çalışma süresi haricin de mesailere kaldım, izin kullanmadım. 2 hafta sonunda sigortam başlatıldı ama yaptığım mesailer ve 2 haftalık çalışma sürem sigortaya yansıtmadan girişim yapıldı” dedi. Sigorta konusunda tek sıkıntının bu olmadığını belirten çamaşırhane işçisi “ Fabrika 2 vardiya çalışıyor gece ve gündüz olarak. Gündüz çalışan işçilerin hepsi Türk vatandaşı ve sigortası var ama gece vardiyasında çalışan işçilerin neredeyse hepsi yabancı ve kaçak çalışıyor. Gece çalışmalarının nedeni kaçak işçileri saklamak için” diyerek sigortasız ve kaçak şekil de çalışma sorunun ciddiyetini gözler önüne seriyor.
Zorla mesai ve fazla çalışma süresi dayatılıyor
Çalışma süresi hakkında konuşan çamaşırhane işçisi “Yasal olarak 48 saat çalışma süresi olmasına rağmen farklı sektörler de olduğu gibi bizlere de tam tersi uygulanıyor ve daha fazla çalışmak zorunda bırakılıyoruz. Bununla ilgili bir diğer sorun ise bu dayatmalar hiçbir şekilde sigortamıza yansıtılmıyor ve sanki 48 saat çalışıyormuş gibi işleniyor. Bu kadar uzun çalışma olunca hata yapmamız ve iş kazası yaşanma oranı da artıyor” diyerek uzun çalışma saatlerine değindi.
Makine arıza yapsa parası bizden kesiliyor
Yaşanan sorunların parasının işçilerden kesildiğini anlatan bir başka işçi ise durumu şöyle anlatıyor; Zaten uzun süreler yoğun olarak çalışıp patronlara o kadar para kazandırıyoruz. Bizimle alakası olmayan makine bozulsa bile yönetim “Bunun parasını biz ödüyoruz ama hepinizden keseceğiz” diyor her seferinde. Yıkadığımız havlular da, çarşaflar da leke olursa onun da parası zarar ettikleri gerekçesiyle bizden kesiliyor. Aldığımız para zaten asgari ücret bir de her şeyden para kesiyorlar.
Sendika için olanak kapısı yok, sendikalaşma girişimi engelleniyor
Kendi fabrikasında ve neredeyse her sektörde sendika sorunu yaşandığını belirten çamaşırhane işçisi patronların sendikalaşmanın önünü kestiğini belirtti. Konuyla ilgili “Daha önce çalıştığım yerlerden edindiğim tecrübeler nedeniyle şuan ki fabrika da sorunlardan en çok rahatsız olan işçilerden biri benim. Tabi ki bu sorunların çözüme ulaşması için birlik olmamız gerektiğini biliyorum. Patronlar sendikalı olmayalım diye yönetim bile değiştiriyor, sanki sorun yönetimlerden kaynaklıymış gibi. İşçinin gözünü boyamaya çalışıyorlar.” dedi.
Kanunlarda işvereni koruyan çok nokta var
İş yerlerinde işçinin de hakları olsa bile iş verenin kanuni yönden daha çok korunduğunu söyleyen çamaşırhane işçisi “Evet bizim de iş yerlerinde haklarımız var ama kanun işvereni bizden daha çok kolluyor. Bizim eşit şartlar da olmamız için birlik olmamız gerektiğini öğrendim. Biz birlik olmadığımız sürece patronlar üstümüze yasaları arkasına alarak daha kuvvetli geliyor” diyerek diğer işçilere birlik çağrısı yaptı.