Bizimle iletişime geçin

İşçi Hareketi

Toplu sözleşme sürecinde patron şartları kabul etmedi, Trelleborg işçileri greve çıktı

Yayınlandı

on

Kocaeli Gebze’de kurulu Trelleborg fabrikasında toplu sözleşme sürecinde anlaşma sağlanamadı. Anlaşmazlık üzerine Petrol-İş üyesi işçiler greve başladı.

Kocaeli Gebze Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulu bulunan ve iş makinelerinde kullanılan hortumları üreten Trelleborg’un iki fabrikasında örgütlü Petrol-İş Sendikası ile fabrika yönetimi arasındaki toplu sözleşme görüşmeleri anlaşmazlıkla sonuçlandı. Anlaşmazlık üzerine Petrol-İş üyesi işçiler, taleplerinin karşılanması için greve çıktı. İşçiler sabah erken saatlerde fabrika önünde bir araya geldi. “Açlıktan ölmeyiz biz bu yoldan dönmeyiz” diyen işçiler şarkılarla oyunlar oynadı, halaylar çekti. İşçiler fabrikanın girişine de “bu iş yerinde grev vardır” yazılı pankart astı.

Fabrika önünde açıklama yapan Petrol-İş Genel Başkanı Süleyman Akyüz, beş buçuk aylık sözleşme sürecini geride bırakmalarına rağmen anlaşma sağlanamadığını ifade etti. Akyüz, “Müzakereler neticesinde sözleşme bitsin isterdik ancak olmadı. Biz Türkiye gerçeklerine uygun taleplerde bulunduk. Ama anlamadılar, anlamak istemediler” dedi.  Grevi bir araç olarak gördüklerini söyleyen Akyüz, “Tamamlayıcı sağlık sigortası istedik. ‘Olmayacak’ dediler. ‘Gelin ücretler konusunda bir yerlere gelelim’ dedik, kabul etmediler. Biz yüzde 37,5 önerdik, masada bize yüzde 23 zam sunuldu. Biz de taleplerimize uzak olduğu için masadan kalktık. Bu grevin kazananı işçi sınıfı olsun. Ekmek, alın teri mücadelesi çocuk oyuncağı değildir. Umarım aklı selim davranırlar” dedi.

Greve destek için Petrol-İş’in örgütlü olduğu diğer fabrikalardan gelen iş yeri temsilcileri de dayanışma içinde olacaklarını ifade etti.

Süleyman Akyüz’ün açıklamasının ardından Gebze Plastikçiler Organize Sanayi Bölgesinde bulunan fabrikaya grev pankartı asıldı.

ÇARKI ÇEVİREN DİŞLİLERİZ, SİZ DE BUNU GÖRECEKSİNİZ

Greve çıkan Trelleborg işçileri Evrensel’e konuştu.

Osman Demir: Kauçuk hortum, sanayi tipi hortum üretiyoruz. Sektörde sayılı üretim yapan firmalardan biriyiz. İşimiz ağır sanayiye girmese de ağır bir iş. Çinko, karbon monoksit gazıdır, kanserojen maddedir sağlığımıza ciddi zararlar veriyor. Parayı bırakın kendi sağlığımızla ilgili de ciddi sorunlarımız var. 18 yıldır emek veriyoruz. Ama emeğimizin karşılığını ücret olarak alamıyoruz. Günümüz şartları, enflasyon oranı ortada. Biz de ne dedik, ‘İnsanca, onurlu yaşamak istiyoruz’ dedik. Buna uygun olarak zam istedik ama işvereninin tutumunu gördünüz. İşveren bizlere, ‘Karnınız doymasın, bize muhtaç olun’ diyor. Ama bizde,‘Çarkı çeviren dişlileriz, siz de bunu göreceksiniz’ diyerek greve çıktık.

Mustafa Öztürk: 22 yıllık işçiyim. İnsan gibi yaşamak istiyoruz. İnsanca yaşanacak bir ücret istiyoruz. Hatta bu iki yıllık süreçteki mağduriyetlerimizi karşılasın bu bile yeterli. Doğalgaza,gıdaya yüzde 100’e yakın zam geldi. Bizim istediğimiz yüzde 37 zam. Uçuk kaçık bir zam mı?

Şükrü Sungur: Fabrikaya yeni girdim. İlk defa sendikalı bir yerde çalışıyorum. Sendikalı olduğumuz için çalışma ortamımız gayet güzeldi. Dayanışma içerisindeydik. Sonuçlar için burada bekliyoruz. Bu dayanışmayla kazanacağız.

Okumaya devam et

İşçi Hareketi

Patronların düzeninde işsizlik çözülmez: Her iş yerinde birlik, her iş yerinde sendika!

Yayınlandı

on

mess gebze

1. TÜİK’in son açıkladığı verilere göre yıllık işsizlik ayda %0,2 puan artarak %9,1 oldu. Bu oran nüfusumuzun 8 milyon 298’ine denk geliyor. Ancak ülkemizde açıklanan tek işsizlik verisi bu değil. DİSK-AR’ın bu verilere dayanarak yaptığı “geniş tanımlı işsizlik” hesaplaması da var. Bu hesaplamaya göre ise geniş tanımlı işsizlik oranı yıllık %26,5 ediyor. Bu kategori de hesaplamaya dahil edilince ülkemizdeki işsiz sayısı 10 milyon 453 bin kişi ediyor.

2. Ülkenin her yerindeki emekçilerin çalışma hayatına katılımına yönelik veriler neden böyle farklı farklı? Çünkü devletin kurumu olan TÜİK’i yönetenler, “iş bulma ümidini kesmiş olan” milyonlarca kişilik nüfusu bu hesaplamaya dahil etmiyor. Patronların çıkarlarına hizmet eden TÜİK’e göre ülkemizde bir insanın “işsiz” olarak sayılabilmesi için dahi “iş bulma umudunu kaybetmemiş” olması isteniyor.

3. Patronların “iş bulma umudu”ndan kast ettiği şey açık. İşsizlikle terbiye edilmiş, hakları için örgütlenmeyen bir işçi sınıfı istiyorlar. Toplumun bir kesimi sürekli işsiz kalmalı ki, işi olan işçileri patronlar hizaya getirebilsin. Patronlar istiyorlar ki, işçi uzun çalışma saatlerine alışsın. Sevdiklerine ve kendine biraz zaman ayırabildiğine şükretsin. İşini kaybetmekten korksun ki açlık sınırındaki ücretlere tamah etsin. Bu işçilerin emeğiyle ise büyük şirketler kar etsin.

4. Patron sınıfı, işçilerin çalıştıkları iş yerlerinin sahipleri. İşçilerin ürettikleri çok fazla miktardaki değere el koyarak zenginliklerini elde ediyorlar. Bu değerden işçilere çok küçük bir pay kalıyor. Onlar için en önemli şey en asgari miktarda işçi çalıştırıp, en asgari maaşları verip en azami karları elde etmek. Toplumun refahına katkıda bulunmak için değil, ancak sadece kendi karlarını korumak için milyonlarca insandan oluşan bir işsizler ordusuna ihtiyaçları var. Kapitalist düzen, böyle işliyor işte.

5. Son yıllarda tüm patronlar, bu işsizler ordusunu adeta güvence altına almak için durmaksızın çalışıyor. Tüm ülkeden sendikalaştıkları için işten çıkarılan, sarı sendikadan ayrıldığı için toplu halde işten atılan, sendikasızlıkla birlikte açlık ücretleri dayatılan işçilerin haberlerini alıyoruz. Yüksek enflasyonda alım gücümüzün düşmesini, işçi konfederasyonlarının satılmışlığını fırsat bilen patronlar krizden maksimum kar elde etmek istiyorlar.

6. Patron sınıfının bu saldırganlığına, milyonların işsizlikle burun buruna bırakılmasına karşı emekçilerin tek bir panzehiri var: O da örgütlenmek. Her fabrikada, her atölyede, her iş yerinde birlik kurmak. Sendikalaşmak, sendikal hakları için her türlü imkanı kullanarak mücadele etmek. Tıpkı bu seneki metal TİS’indeki gibi işçi sınıfı, ancak birliğini koruyarak ve örgütlülüğüne güvenerek somut kazanımlar elde edebilir. 

Continue Reading

İşçi Hareketi

Özçelik-İş Eti Alüminyum patronuyla anlaştı, direniş sona erdi

Yayınlandı

on

aluminm

Eti Alüminyum patronlarının %55’lik zam dayatmasını kabul etmeyen işçiler “%100 zam!” diyerek iş yavaşlatma eylemine başlamıştı.

İşçiler, sefalet dayatan patronların yanı sıra, ücret mücadelesinde yanlarında olmayan yetkili Özçelik-İş sendikası yönetimini de protesto etti. İşçiler, sarı sendikaya yönelik öfkesini Seydişehir’deki Özçelik-İş şubesi önüne de taşıdı.

İş yavaşlatma eylemi yapan işçiler, “açlık sınırında değil insanca geçinecek ücret” diyerek vardiyalar halinde direniş nöbetini sürdürdü.

SARI SENDİKA 1000 LİRA ARTIŞA “EVET” DEDİ

Ancak sarı Özçelik-İş sendikası yöneticileri, patronla masaya oturarak işçileri sattı. Sendika bürokratlarının patronlarla yaptığı görüşme sonucunda işçilere şu mesaj gitti:

Yaptığımız girişimler sonucunda 01.01.2024 tarihinden geçerli olmak üzere ücretlerinizde yüzde 62 oranında artış yapılması konusunda mutabakat sağlanmıştır. Protokole yönelik detaylı bilgiyi Şube Başkanı ve yöneticilerimiz sizlere aktaracaktır”

%100 zam için günler boyu direnişini sürdüren işçiler, anlaşmadan memnun değil. 

Continue Reading

Açıklama

Mağaza Market-Sen: Düşük Ücret Dayatmasına, Uzun Çalışmaya, Mobbinge Son Vermek İçin Her Markete Sendika

Yayınlandı

on

images 13

Mağaza Market-Sen’in “Düşük Ücret Dayatmasına, Uzun Çalışmaya, Mobbinge Son Vermek İçin Her Markete Sendika!” başlıklı açıklaması sosyal medya hesaplarından paylaşıldı.

 

Açıklama şu şekilde:

 

“İşçilerin omuzlarında ekonomik krizin yükü artmaya devam ediyor. Asgari ücrete yapılan zammın ardından yeni yılda yeni zamlarda yağmur gibi geldi.

 

Market patronları yurdun dört bir yanına mağaza açmaya devam ediyor. Marketler büyürken, işçilerin ücretleri daha da düşüyor, hakları daha da tırpanlanıyor. A101, ŞOK, BİM, HAKMAR, HAPPPY CENTER… ve daha fazlası. Tüm cirolarını market işçilerinin fazla mesailerinden ve gasp ettikleri haklarından elde ediyor.

 

Bu gidişata dur demek için İstanbul başta olmak üzere, birçok yerde HER MARKETE SENDİKA diyoruz. Haklarımız var, sendikamız var. Yalnız değiliz. Patronların ağalık ve kölelik düzenine birlik olarak son verebiliriz.

 

Sen de şimdi Mağaza Market-Sen’e üye ol!


Haklarımızı patronlardan hep birlikte alalım!”

 

Continue Reading

Trending