Bizimle iletişime geçin

İşçi Hareketi

Adana’da saya işçileri, iş bırakma eylemlerinin ilk gününde zam aldı

Yayınlandı

on

2 SITE IHK Kopyasi 14

Artan hayat pahalılığı karşısında parça başı ücretlerine zam talebi ile iş bırakma kararı alan Sayacılar iş bıraktı. Yapılan toplantıda Adana Ayakkabı İmalatı Çalışanları Derneği Başkanı Mustafa Özay, zam talebini kabul eden firmalara iş yapan sayacıların iş başı yapacağını, zam talebi kabul edilmeyen sayacıların iş dikmeyeceklerini söyledi. İş bırakma eyleminin ana aktörleri arasında Suriyeli mülteci sayacılar ve işçiler de yer aldı.

 

ZAM TALEBİ KABUL EDİLEN İŞE BAŞLADI

Sayacılar iş bırakma eyleminin ilk gününde toplantı yaptı. Artan enflasyon karşısında geçim şartları zorlaşan ve imalatta kullandıkları iğnede, ipliğe, makine parçalarından, elektriğe kadar gelen zam karşısında saya fiyatlarının artmasını talep eden sayacılar yaklaşık yüzde 40 zam talep etti.  Sayacılar adına dernek başkanı atölye sahibi patronlarla görüşmeler yaptı. Dernek başkanı Mustafa Özay, toplantıda her bir model için Ekim ayının 15’inden itibaren geçerli olmak üzere taban fiyatı belirlediklerini belirterek bunu kabul eden firmalara çalışan sayıcıların hemen çalışmaya başlayacağını, kabul etmeyen firmalara çalışan sayıcıların zam talebi kabul edilene kadar çalışmayacağını söyledi.

 

“BAŞARI İÇİN ZAM ALAN DA KATILSIN”

Taban fiyat uygulaması olumlu karşılanırken zamların yaklaşık bir ay sonra uygulanacak olması tepki ile karşılandı. Sayacılar atölyecilerin zaman kazanma amacında oldukları endişesi ile “Neden hemen uygulanmıyor?” diye sordu. Sayacılar arasında başarı elde edilebilmesi için zam alanlar da dahil tüm sayacıların iş bırakması gerektiğini ifade eden sayacılar da oldu kendisi zam aldığı için işe başlaması gerektiğini savunan da… Tartışma hararetli şekilde devam ederken zammını alan işçiler tezgah başına geri döndü. Kalanlar iş bırakma eylemine devam etti.

MÜLTECİ İŞÇİ, “ELLERİMİZ BİR ”

Son yıllarda eylemlerin başat unsurları arasında Suriyeli sayacılar yer alıyor. Her ne kadar ucuza dikmekle suçlansalar da hayat pahalılığı onları da olumsuz etkiliyor, onlar da artan elektrikten, temel gıda fiyatlarından şikayetçi. Çözümü de zam için işçilerle birleşmekte buluyorlar. Bu işçilerden Muhammed Salih, “Yaşam zor  pahalı, kiralar çok yükseldi. Elektrik – su faturaları yükseldi. Ödemelerden elimde hiçbir şey kalmıyor.  Dükkan kirası 5000 iken birden 7000 TL’ye çıktı” dedi. Eylemlerde birlikte hareket ettiklerini dile getiren Muhammed Salih, “Biz kimsenin rızkını almıyoruz. Allah veriyor. Türkiyeli  Suriyeli ellerimiz bir. Onlar çalışırsa çalışırız, dursalar dururuz” dedi.

 

“GREVE ÇIKMA NEDENİMİZ HERŞEYİN PAHALI OLMASI”

Genç bir mülteci işçi olan Nihat, ustaları zam alınca kendisinin de zam alacağını belirterek bu yüzden iş bıraktıklarını söyledi. Ailede 5 kişi var. Babası yaşlı olduğu için çalışamıyor. Okulu bırakıp çalışmaya başlamış. “Para kazanayım dedim olmadı” diyor.  Suriye’den ilk geldiklerinde ekonominin daha iyi olduğunu dile getiren Nihat, “Döner 6-7 liraydı. Çay 50 kuruştu. Para kazanılıyordu. Şu an ev kiraları 300-350 liraydı. Şimdi bakıyorsun 900 lirayı buluyor. Greve çıkma nedenimiz şu, her şey pahalı. Çay 1,25, tavuk döner 11 lira, ev yemeği 10 lira . Saya fiyatına gelince 5, 5,25. Şahinler 9-10-12. 20 liraya kadar saya fiyatları var. Ama zor modeller az çıkıyor. 8’de gelip, akşam 11’e kadar çalışıyorsun. Bazı şirketlerde 8 saat çalışıyorlar. Ama bizim meslekte bu yok. 13-14 saat çalışıyorsun ama boş.  Hafta sonu elime 400 lira haftalık geçiyor. Sebep fiyatların düşük olması. Cumartesi iş bitti, paran cebinde mutlusun ama dönerciye ver, çaycıya ver. Siteden inerken tuvaletçi seni görüyor. Bir 10-15 lira da o alıyor. Sigara paran var. Tekel içemezsin” dedi.

 

“BAŞARANA KADAR BEKLEYECEĞİZ”

Suriyelilerin ilk başta düşük ücretlerle çalıştığını ifade eden Nihat, “Parasızlıktan mecbur ucuza dikiyor. Çalışmasa ne yapacak? Taş mı yiyecek?  Suriye’de böyle değildi.  Bir kişi çalışsa tüm aileye bakıyordu. Burada akşama kadar çalış çalış fazla bir şey kalmıyor. Hepimiz kalksak, çalışmasak zam alma ihtimalimiz yüksek. Ucuza dikme olayı azaldı. Suriyeliler de greve katıldılar, dim dik ayakta durdular, zamlarını aldılar. Şuan birlik olduk. Bu hafta da greve kalktık, başarana kadar bekleyeceğiz” dedi.

Kaynak:Evrensel

İşçi Hareketi

Patronların düzeninde işsizlik çözülmez: Her iş yerinde birlik, her iş yerinde sendika!

Yayınlandı

on

mess gebze

1. TÜİK’in son açıkladığı verilere göre yıllık işsizlik ayda %0,2 puan artarak %9,1 oldu. Bu oran nüfusumuzun 8 milyon 298’ine denk geliyor. Ancak ülkemizde açıklanan tek işsizlik verisi bu değil. DİSK-AR’ın bu verilere dayanarak yaptığı “geniş tanımlı işsizlik” hesaplaması da var. Bu hesaplamaya göre ise geniş tanımlı işsizlik oranı yıllık %26,5 ediyor. Bu kategori de hesaplamaya dahil edilince ülkemizdeki işsiz sayısı 10 milyon 453 bin kişi ediyor.

2. Ülkenin her yerindeki emekçilerin çalışma hayatına katılımına yönelik veriler neden böyle farklı farklı? Çünkü devletin kurumu olan TÜİK’i yönetenler, “iş bulma ümidini kesmiş olan” milyonlarca kişilik nüfusu bu hesaplamaya dahil etmiyor. Patronların çıkarlarına hizmet eden TÜİK’e göre ülkemizde bir insanın “işsiz” olarak sayılabilmesi için dahi “iş bulma umudunu kaybetmemiş” olması isteniyor.

3. Patronların “iş bulma umudu”ndan kast ettiği şey açık. İşsizlikle terbiye edilmiş, hakları için örgütlenmeyen bir işçi sınıfı istiyorlar. Toplumun bir kesimi sürekli işsiz kalmalı ki, işi olan işçileri patronlar hizaya getirebilsin. Patronlar istiyorlar ki, işçi uzun çalışma saatlerine alışsın. Sevdiklerine ve kendine biraz zaman ayırabildiğine şükretsin. İşini kaybetmekten korksun ki açlık sınırındaki ücretlere tamah etsin. Bu işçilerin emeğiyle ise büyük şirketler kar etsin.

4. Patron sınıfı, işçilerin çalıştıkları iş yerlerinin sahipleri. İşçilerin ürettikleri çok fazla miktardaki değere el koyarak zenginliklerini elde ediyorlar. Bu değerden işçilere çok küçük bir pay kalıyor. Onlar için en önemli şey en asgari miktarda işçi çalıştırıp, en asgari maaşları verip en azami karları elde etmek. Toplumun refahına katkıda bulunmak için değil, ancak sadece kendi karlarını korumak için milyonlarca insandan oluşan bir işsizler ordusuna ihtiyaçları var. Kapitalist düzen, böyle işliyor işte.

5. Son yıllarda tüm patronlar, bu işsizler ordusunu adeta güvence altına almak için durmaksızın çalışıyor. Tüm ülkeden sendikalaştıkları için işten çıkarılan, sarı sendikadan ayrıldığı için toplu halde işten atılan, sendikasızlıkla birlikte açlık ücretleri dayatılan işçilerin haberlerini alıyoruz. Yüksek enflasyonda alım gücümüzün düşmesini, işçi konfederasyonlarının satılmışlığını fırsat bilen patronlar krizden maksimum kar elde etmek istiyorlar.

6. Patron sınıfının bu saldırganlığına, milyonların işsizlikle burun buruna bırakılmasına karşı emekçilerin tek bir panzehiri var: O da örgütlenmek. Her fabrikada, her atölyede, her iş yerinde birlik kurmak. Sendikalaşmak, sendikal hakları için her türlü imkanı kullanarak mücadele etmek. Tıpkı bu seneki metal TİS’indeki gibi işçi sınıfı, ancak birliğini koruyarak ve örgütlülüğüne güvenerek somut kazanımlar elde edebilir. 

Continue Reading

İşçi Hareketi

Özçelik-İş Eti Alüminyum patronuyla anlaştı, direniş sona erdi

Yayınlandı

on

aluminm

Eti Alüminyum patronlarının %55’lik zam dayatmasını kabul etmeyen işçiler “%100 zam!” diyerek iş yavaşlatma eylemine başlamıştı.

İşçiler, sefalet dayatan patronların yanı sıra, ücret mücadelesinde yanlarında olmayan yetkili Özçelik-İş sendikası yönetimini de protesto etti. İşçiler, sarı sendikaya yönelik öfkesini Seydişehir’deki Özçelik-İş şubesi önüne de taşıdı.

İş yavaşlatma eylemi yapan işçiler, “açlık sınırında değil insanca geçinecek ücret” diyerek vardiyalar halinde direniş nöbetini sürdürdü.

SARI SENDİKA 1000 LİRA ARTIŞA “EVET” DEDİ

Ancak sarı Özçelik-İş sendikası yöneticileri, patronla masaya oturarak işçileri sattı. Sendika bürokratlarının patronlarla yaptığı görüşme sonucunda işçilere şu mesaj gitti:

Yaptığımız girişimler sonucunda 01.01.2024 tarihinden geçerli olmak üzere ücretlerinizde yüzde 62 oranında artış yapılması konusunda mutabakat sağlanmıştır. Protokole yönelik detaylı bilgiyi Şube Başkanı ve yöneticilerimiz sizlere aktaracaktır”

%100 zam için günler boyu direnişini sürdüren işçiler, anlaşmadan memnun değil. 

Continue Reading

Açıklama

Mağaza Market-Sen: Düşük Ücret Dayatmasına, Uzun Çalışmaya, Mobbinge Son Vermek İçin Her Markete Sendika

Yayınlandı

on

images 13

Mağaza Market-Sen’in “Düşük Ücret Dayatmasına, Uzun Çalışmaya, Mobbinge Son Vermek İçin Her Markete Sendika!” başlıklı açıklaması sosyal medya hesaplarından paylaşıldı.

 

Açıklama şu şekilde:

 

“İşçilerin omuzlarında ekonomik krizin yükü artmaya devam ediyor. Asgari ücrete yapılan zammın ardından yeni yılda yeni zamlarda yağmur gibi geldi.

 

Market patronları yurdun dört bir yanına mağaza açmaya devam ediyor. Marketler büyürken, işçilerin ücretleri daha da düşüyor, hakları daha da tırpanlanıyor. A101, ŞOK, BİM, HAKMAR, HAPPPY CENTER… ve daha fazlası. Tüm cirolarını market işçilerinin fazla mesailerinden ve gasp ettikleri haklarından elde ediyor.

 

Bu gidişata dur demek için İstanbul başta olmak üzere, birçok yerde HER MARKETE SENDİKA diyoruz. Haklarımız var, sendikamız var. Yalnız değiliz. Patronların ağalık ve kölelik düzenine birlik olarak son verebiliriz.

 

Sen de şimdi Mağaza Market-Sen’e üye ol!


Haklarımızı patronlardan hep birlikte alalım!”

 

Continue Reading

Trending